Karım Beni Türbanlı Komşumuza Emanet Etti

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Merhaba bu sizinle paylaşacağım 2.hikayem Daha önce internetten tanıdığım birisiyle yaşamış olduğum olayı anlatmıştım. İstanbul dönüşü bu olayı çok düşündüm. Aklım o otel odasında kalmıştı. Yine aynı şeyleri yaşamak istiyordum. Onun için devamlı chate ve arkadaşlık sitelerine takılmaya başladım. Ama şimdiye kadar birisini bulamadım. Daha sonra porno izleme sitelerinde takıldım orada da bir şey çıkmadı. Eşim ailesinin yanına, memlekete gitmişti. Ben de vaktimi evde ve iş yerinde nete porno izleyerek geçirmeye başladım. Yalnız olduğum için yemeklerimi lokantada yiyordum. Bazen de aynı apartmanda kaldığımız, bir komşu yaptığı yemeklerden gönderiyordu. Ben yemeği yeyip, bulaşıkları mutfak tezgâhında biriktiriyordum. Hanım gelince nasıl olsa yıkardı. Bir de bulaşıkla uğraşmak istemiyordum. Komşum, yemek getirdiğinde boş tabakları istedi. Ben de yıkayıp öyle vereyim dedim. Şimdiye kadar yıkamadığım için bana güldü ve gitti. Bunu hanımına da anlatmış.
Benden 5–6 yaş büyüklerdi. Hanımı tesettürlü birisiydi. Ertesi gün öğle sırasıydı. Zil çaldı. Ben sabaha kadar nete takıldığım için yatıyordum. Uyku sersemliği ile üzerime doğru dürüst bir şey almadan kapıyı sivas escort bayan açtım. Bir de ne göreyim, komşumun hanımı. Yine her zamanki gibi tesettürlü. Ben ise kıyafet bakımından uygunsuz bir durumdayım. Abla şey, hık, mık derken. O güldü ve içeri girdi. Doğru mutfağa gitti. Bulaşıkları gördü. Biraz bana kızdı. İnsan bu kadar ihmal falan olmaz gibi laflar etti ve yıkamak için kolları sıvadı. Ben de ağzım bir karış açık onu seyre başladım. Şimdiye kadar doğru dürüst yüzünü bile görmemiştim. Şimdi ise, tesettürünü çıkarmış, kollarını sıvamış, benim mutfağımda bulaşık yıkıyordu. Onu alıcı gözüyle süzmeye başladım. Çünkü bu işte garip bir şeyler vardı. Onun böyle ben evde yalnız iken gelmesi normal bir şey değildi. Bunu anlamayacak kadar saf değildim. Onu incelediğimde de esasında içim geçti. Dışarıya doğru çıkık kalçaları vardı. Elbisesi kalçalarından dolayı, arkadan yukarı doğru kalmıştı. Ayak bilekleri gözüküyordu. Teni beyazdı. Oraları öpmek geçti içimden. Bir şeyler yapmalıydım, ama ne? Su içmek bahanesiyle arkasından geçtim.
Zaten pijamamda çadır kurmuş olan sikim, geçerken poposunu hafifçe yokladı. Ses çıkarmadı. İkinci taarruzu sivas escort yapmam lazımdı. Yine aynı şekilde geri geçtim. Bu sefer daha da bastırmıştım. Yine ses yok. Yaa abla dedim. Madem yardıma geldin. İçeriyi de toplamama yardım eder misin? Tabii. Dedi. Bulaşık işi bitince içeri geçip etrafı toparlamaya başladı. Ben de ona yardım etme bahanesiyle, bazen ellerine, bazen vücuduna dokunmaya başladım. Gülüşmeler başladı. Ben de dayanacak hal kalmamıştı. Birden sarıldım.
O hengâmede yere yıkıldık. Yine gülmesi devam ediyordu. Eşarbını çekip aldım. Siyah saçları dağıldı. Bu çok hoşuma gitti. O da eliyle saçlarını biraz daha dağıttı. Bu beni çıldırtmaya yetmişti. Hemen dudaklarına yumuldum. O da karşılık verdi. Demek ki asıl geliş amacı buymuş. Ben de yavaş yavaş onu soyarak, öpmeye başladım. Her açılan yerini öpüyordum. Oda iç çekiyordu. Göğüsleri orta büyüklükteydi. Uçları siyahtı. Öptükçe ağzımda zeytin tanesi kadar oldular. Tamamen soyduktan sonra bir süre seyrettim ve yine öpmeye başladım. Amacım biraz da amını yalayıp öpmekti. Ama o çabuk olmamı söyledi. Birazdan kocam işten gelir. Beni evde bulması lazım dedi. Zaten yeteri kadar ıslanmıştı. escort sivas Ben de önümde domalmasını istedim. Kanepeden tutunarak domaldı. Kazık gibi olmuş sikimi amına bastırdım. Derin bir ooooooooooooohhhhhhhhhh çekti. Sonra kalçalarından tutarak, gidip gelmeye başladım. Poposuna şak şak diye vurdukça, göğüsleri sallanıyordu. Bir müddet böyle devam ettikten sonra, rahatça girdiğim amı, kasılmaya başladı. Bir eldiven gibi sıkıyordu. Çığlık atmaya başladı. Cinsel organlarımızın olduğu yer ıslanmaya başladı. Boşalırken erkekler gibi sıvı çıkarıyordu. Ben de fazla dayanamadım ve menilerimi içine fışkırtmaya başladım. Sanki elimden kurtulacaktı. Nasıl çırpınmaya başladı. Hayret etmiştim. Bir kadının bu şekilde orgazmını ilk defa görüyordum. Durdum. Onun sakinleşmesini bekledim. Sikimi çıkaramıyordum. O kadar sıkmıştı. Sakinleştikçe amı gevşemeye başladı ve sikimi bıraktı. Ben de yavaşça çıktım içinden. İkimizde memnun kalmıştık. Eşin seni bana emanet etti. İhtiyaçlarını karşılamak da bana düşer dedi ve giyinmeye başladı. Bir daha ihtiyacın olduğunda tabakları yıka ve gönder dedi. Ben de tamam dedim. Ama dedim sana doyamadım yarın yine gel dedim. Seni azgın diyerek güldü. Gelirim dedi. Sen dedi, kocamdan başka beraber olduğum tek kişisin dedi. Anlaşılan bana önem veriyordu. Ben de onun bana verdiği önemi boşa çıkarmadım. Eşim gelinceye kadar hemen hemen her gün, onu memnun etmeye devam ettim.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Kuzenim ve Arkadaşıyla Grup Seks Hikayemiz – Canlı Sohbet Hattı

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Herkese selam sizlere seks hikayemi İzmir’den yazıyorum. 24 yaşında çalışan bir gencim. Bu hikayem daha geçen hafta yaşandı ve ben de sıcağı sıcağına sizlerle paylaşmak istedim. Benim Sibel adında biz kuzenim var. Neyse onunla görüştük ve buluşmak için sözleştik biraz birlikte arabada takılacaktık. Artık buluşma saati yaklaşmıştı ki beni aradı. Ve yanımda bir arkadaşımı daha getirmemi istedi sebebini sorduğumda onunda bir arkadaşı bizimle olacakmış. Tamam dedim ve arkadaşımı aradım. Oda araca modifiye yaptırıyormuş saat 23 00 gibi görüşebiliriz dedi.Bende kuzenimin yanına gidip durumu anlattım arkadaş gelene kadar takıldık.Ve geldi sonun da:) İzmir incir altına doğru yola çıktık biraz alkol aldık ve eğlenmeye başladık. Kuzenim yanında ki yalova escort arkadaş bana ilginç ilginç şeyler yapmaya başladı. Kuzenim ve arkadaşım dışarıda mangalın başında takılırlarken bizde arabada klip izliyorduk. Hatun birden bana porno film var mı diye sordu bende var dedim. İzleyelim mi dedi olur dedim. Biz başladık izlemeye hatun orqda ne görüyorsa bana sana da yapmamı ister misin dedi. Bende gülümseyerek tabi dedim. Hatun benim ufaklığı yerinden çıkararak ufak ufak o sıcak nefesiyle uyarmaya başladı.Sonra tabi o mükemmel dudaklarıyla onu emmeye başladı. Ama yaşı 19 olmasına rağmen belli ki bunu ilk olarak yapmıyordu.Üzerinde dar ince çok sexy bi elbise vardı. Çok tahrik ediciydi. Bir yerden ağzına veriyor bir yandan yalova escort bayan da o kalçalarını arasına nasıl girsem diyordum ki beni sikmeyecek misin dedi. Arkadaşlar bu durum da hala mangaldalar:)) elbisenin arkasından hafifçe açtım zaten için de bir şey de yoktu. Her şey önümdeydi diz çök dedim ve ağzına al dedim. Yaklaşık 15 dakika oral takıldık. Sonra onu sikmeye karar verdiğimde ilk önce götten istedi olur dedim 2 postayı götten sikerek boşaldım. Altımda kıvranıyor inliyordu. Bulunduğumuz yerde rahat değildim. Kuzeni ve arkadaşı orada bırakarak yola çıktım.Hala doymamış ve beni sik diyor başka bişi demiyordu.Araçta biraz rahat ve geniş.Yolda giderken onun içine giremk istediğimi söyledim oda istiyorum deyince escort yalova sonuç facia:)) hem araç kullanıyor hem onu sikiyordum ama hayatımın en büyük şikisini yaptım diyebilirim.45 dakikalık turda 3 kez daha patladık. Döndüğümüzde bir baktım ne göreyim arkadaşım kuzenimi sikiyorr. Orada artık çekinecek bir şey kalmadığını düşünerek bizde sikişmeye başladık.Sabaha kadar şikistik. Bir ara gözümü açtığımda arkadaşım uyuyordu. ARacı kullanmak için bir şeyler yapmalıydık. Kuzenim biraz uykun dağılsın diyerek ufaklık la oynamaya başladı inanamadım o benim kuzenimdi. Arkadaşıda bak sana neler yapacaz dedi kuzenin bir yandan ağzına alıyor arkadaşı da taçaklarımı sıkıyordu ikisi de sikmemi istediğini söledi. Ben adete imdat ister gibi etrafa bakıyordum.Ama ne çağree:)) ikisine doya doya siktim şimdi kuzenim beni aramıyor bile alkollu olduğu için onları yaşamışız ve utanıyormuş. Ama ben en kısa zaman da ikisine bir ortama alıcam ama bu sefer tek:)) olucam. Görüşmek üzere arkadaşlar hoşçakalın…!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Metrobüste Tanışıp Eve Götürdüm

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Merhaba seks hikayeleriyle sevişen insanlar. Size anlatacağım hikaye istanbul da geçiyor. ve Okuyupta boşalacağınız bir hikaye. Okuyup beğenirseniz bu kadınlar için geçerli. Size bir iletişim numarası bırakacağım en sonunda beni arayın her türlü zevkinize açık seks bağımlısı 1.89 boy 84 kilo atletik yapılı 24 yaşında bir gencim. Neyse hikayeme geçeyim! Bir gün metrobüsün tıklım tıklım olduğu bir vakitte son anda ön kapıda ki boşluğu görüp daldım içeri. Bir boşluk bulup demire tutundum ve kendimi sabitledim. Herkes birbirine çok yakındı. Arkada ki kadının nefesini ensemde hissediyordum. O kadar sıcak geliyordu ki tahrik ediyordu beni ve ben çoktan azmıştım. Nihayet hareket etmiştik, eder etmez yanımda ki adamın göğsü elimle tuttuğum demire baskı yapıyor elimi acıtıyordu.


Kurtaracağım derken, bir inme binme esnasında, istemeden de olsa demirin önünde ki koltukta oturan kızın saçlarının arasından ensesine parmak uçlarım deydi. Öyle güzel öyle sıcaktı ki yumuşak bir sıcaklıktı. Bir an yandan baktığımda gözlerinin kapandığını gördüm. Saçını da öne doğru çekip kafasını yukarı kaldırdı. Gözlerini açıp gözlerime baktı ve hemen kapattı. Bir dokunuşumla tahrik olmuştu. Kızı tarif edeyim. Oturduğu için boyuna birşey diyemem ama 180 civarı hafif zayıf kalçası dolgun ve göğüsleri öylesine öne çıkmış bir haldeydi ki tam bir afet yüzü kusursuz. Süper ötesi bir güzelliği vardı. Ben insanların bu durumu anlamaması için kaçarcasına arkaya doğru ilerledim. Otobüs biraz boşalmış sakinleşmişti. Boş bir köşe buldum sırtımı yasladım ve önümü döndüğüm anda ensesine dokandığım ‘istanbul’ kadar ateşli bakan kadın gözlerimin içine bakıyor ve hafif hafif sakin bir şekilde karşıma doğru geliyordu. Sonra kaçırdı gözlerini ve yan tarafımda ki demirlere elini tutarak arkasını döndü.


Aramızda 90 beden bir sütyen derinliği kadar mesafe kalmıştı. Otobüste tekrar dolmaya başlıyordu. Ben pencereden dışarıyı izliyordum, dışarısı karanlıktı ama ışıklar çok renkliydi bir ‘İstanbul’ afyon escort klasiği canlı ve seksi bir şekildeydi. Ben tam o endamın seksiliğin içine dalmışken kız birden önünde ki adamın irkilmesiyle önüme geldi. Belinin üzerinde bir ceket ve alt tarafında siyah vücuduna tam yapışmış bir pantolon bütün kıvrımlarıyla gözüküyordu. Kalçası bir martının havalandığı zaman kanatlarını çırpmadan süzüldüğü anda kendini bıraktığı zaman ki kıvrımların içe girdiği şekilde ki özende bir görünüme sahipti. Gözlerimde ensesinin yakınlığı kalçası, pantolonumda ki sertliği hissetmişti çoktan. Diğerlerinin kadını ittirerek geçmeye çalışması onu bana daha da yapıştırıyordu. Geriye kaçamıyordum. Az önce parmak uçlarımın dokandığı yumuşak sıcak ensesinde şimdi dudaklarım ve sıcak nefesim vardı artık. Yumuşak sıcak ensesine daldım. Her nefes verişimde kalçası yukarı geliyor sertliğime deyip aşağıya kadar iniyordu. Kendimi zor tutuyor bırakmamaya çalışıyordum. Gözlerimi kapattım, kendimden geçmiş halde olanları akışına bıraktım. Artık insanlar dokunmadan bile kız kendini geri itiyor, sertliğimde kalçasını oynatıyordu.


Arkaya çevirdi kafasını yan gözüyle göz kırptı ve tekrar önüne döndü elini penisimin üzerine götürdü okşamaya başladı. Penisim pantolonumu yırtacak gibi sert haldeyken eliyle okşuyordu. Köşede oluşumuzdan reklam levhaları bütün olup biteni diğer insanların görmelerini engelliyordu. Gerçi umrumda da değildi onu orada yatırıp vajinasına girebilirdim. Ben de harekete geçip belini okşamaya başladım. Elimle her sürtüşüm de kendini daha ileri itiyor kalçası sertliğimi daha fazla hissediyordu. Göğüslerinin iriliği ve ona rağmen vücudunun zayıf olması yüzünün kusursuz olması beni öylesine tahrik etmişti ki artık daha fazla dayanamıyordum. Bundan onunda haberi olacak ki yüzünü tamamen bana döndü ve elini cebime atıp telefonumu çıkarıp telefon numarasını yazdı. İsmini kaydetmeden boş bırakıp bana verdi. Ben aldım ateş diye kaydedip koydum cebine yanağıma afyon escort bayan bir öpücük kondurup düğmeye basmaya doğru ilerledi. Ben önümde ki sertliğimle baş başa kalmıştım. Elimle cebimden aşağı doğru eğdirip dikkat çekmemesini sağladım. Nihayet ben de inmiştim. ve Direk telefonun mesaj kısmına girip ona ‘zaman ver” diye mesaj attım o da bana hemen döndü ve ‘istediğin zaman” diye cevap attı. Hemen aradım daha fazla dayanamazdım çünkü. Konuştuk yalnız yaşadığını söyledi ve hemen adresini aldım. Eve gidip duş aldım iyice temizlendim parfüm sıkıp yola koyuldum. Böyle durumlarda çok heyecanlı olurdum ama aksine bu defa hiç heyecan yoktu. E


ve geldim tekrar aradım bana pencereden el salladı üzerinde transparan bir gecelikle. Kapıyı açtı girdim binaya merdivenleri çıkarken ufak bir heyecan bastırdı ve bunu yendim. Kapıya geldim hafif aralık bırakmıştı ayakkabımı çıkarıp içeri girdim. Koltukta elinde bir kadeh içkiyle bacak bacak üstüne atmış yatıyordu bende de unutmadan söyliyeyim üzerimde keten gri pantolon ve kot gömlek vardı. Yine benim penis onun kusursuz vücudunu görünce harekete geçti ve çadırı kurmuştu çoktan. Yanına oturdum gözlerine baktım. Bir 4 dakika kadar sadece gözlerimize baktık hiç konuşmadık telefon dışında normalde hiç sesini duymamıştım bu beni aşırı derecede tahrik ediyordu. Elimi aldı kalbine götürdü ve nasıl attığına bak dedi. Gerçekten de hızlı atıyordu. Dudaklarından önce kulağının alt tarafını yalamaya başladım kafasını arkaya atarak derin bir ııh sesi çıkardı. Ellerimle iri göğüslerini okşuyordum. Tam avcumun içine sığacak şekildeydiler elimin büyüklüğüne bile tam oturmuştu göğüsleri. Sonra o da elini pantolonuma attı ve penisimi okşamaya başladı ardından kemerimi çözüp pantolonumu çıkardı gömleğimim düğmelerini çözerken dudaklarıyla da dudaklarımı yalıyordu. ve Çırılçıplak kaldım penisime eğilip yalamaya başladı.


O küçük kusursuz yüzü penisime çok büyük gelmişti yarısına kadar anca alabiliyordu. escort afyon Kolundan tutup kucağıma aldım ve yatak odasına götürdüm. Onu sırtüstü yatırdım ve ayak parmaklarından başlayıp tüm vücudunu yalamaya başladım. Göğüslerine doğru geldiğimde penisim ayağına çarptı. Boynundan dudağına geçmiştim. Sertliğimi vajinasına yaslayıp dudaklarını ısırırcasına öpmeye başladım ellerimle göğüslerini okşayıp canını acıtıyordum. Göğüs uçlarına tekrar eğilip uçlarını ısırmaya başladım dilimle tüm göğsünü ıslattım ve penisimi göğsünün etrafında gezdirmeye başladım. Büyüklüğü ve sertliğinden fazla hareket ettiremiyordum. Atmışdokuz pozisyonu alarak penisimi ağzına verdim öyle güzel yalıyordu ki ben de bütün vajinasını yalıyordum iştahla. Vajinasından çıkan hiçbir sıvının dışarı gitmesini istemiyordum hepsini yaladım yuttum. Orgazm olduğunu hissettim titremeye başladı o nasıl bir orgazmdı öylesine deli gibi titredi aldım bunu altıma penisimi vajinasının etrafında gezdirmeye başladım belinin altına yastığı koyup hafifçe girmeye başladım daha kız gbi daracıktı vajinası tamamen girdikten sonra sıcaklığını hissettim deliler gibi yanıyordu hızlı hızlı gidip gelmeye başladım o kadar hızlıydım ki göğüslerinin sallanışı beni daha da tahrik ediyor daha da çok hızlanıyordum. Ellerimle göğsüne tokat atıyordum. Bu inlemekten bağırmaya başlamıştı artık. Tuttum belinden elimle kaldırdım domalttım arkasından amına girdim götünden şap şap diye sesler çıkıyordu aralıksız 10 12 dk girdim bu pozisyonda. Kaç defa boşaldı bilmiyorum ben sayamadım.


Ardından boşalma sırası bendeydi. Kucağıma aldım duvara yasladım bir bacağını kolumun altına aldım vajinasına girdim o anda da dudaklarından öpüyordum. O kadar hızlı ve serttim ki hala inmemişti ve ben boşalamamıştım. Duvarda da bi 15 dk kadar siktim. Ardından tam gelecekken eğil orospu bütün döllerimi yut diyerek elimle başını penisime dayadım ve öyle patladım ki bütün hepsini yuttu. Hiç bişeyi kalmadı. Yatağa uzanıp bir sigara yaktı ve bana da uzattı. Beni bundan sonra sadece sen sik erkeğim beni böylesine siken hiç olmadı kaç defa boşaldım hatırlatamadım dedi. ve Bankada müdür olduğunu söyledi. Sabaha kadar onu sikmeye devam ettim. Bende ki bu bitmek bilmeyen enerjiyi yaşamak isteyenleri bekliyorum.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Evlilik Yildönümü 2

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

Evlilik Yildönümü 2
Gecenin devamı giderek kızışmış, odada nefes alamaz hale gelmiştik. Klima son seviyede çalışmasına rağmen bedenlerimizin alevini söndüremiyordu. Sürekli bir şeyler içerek serinleme ihtiyacı duyuyorduk. Ne kızlar duruyordu öpüşmeden ne ben sikimi indirebiliyordum zevkten.


İkinci durak odadaki ayna olmuştu. Özge aynanın önün oturup bacaklarını açtı. Defne de hemen ardından gelip dudaklarından öpmeye başladı. Eli Özge’nin amında dolanıyor, parmakları suların kayganlığı ile içine girip çıkıyordu. Özge’yi boynundan öpüp kulak memelerini emiyordu. Özge bir eliyle destek alırken diğer eli ile Defne’nin kıvrımlı kalçalarını hamur gibi yoğurup Defne’yi kendine doğru çekiyordu. Bir müddet sonra Defne Özge’nin önünde eğilip amını yalamaya başladı. Domalmış hali muhteşemdi bu kadının. Özge inim inim inlemeye ve gözleri kaymaya başlamıştı. Devreye girmem gerekiyordu. Yanına gittim ve kenardan onu öpmeye başladım. Havaya kaldırdığı bacağını bilekten kalçasına doğru öperek onu hazzın doruklarına ulaştırmaya çalışıyordum.


Kalçalara indiğimde Defne bana doğru dönüp dudaklarımdan öpmeye başladı. Dudaklarında Özge’nin amının tadını alabiliyordum. Derken bir eli Özge’nin amını avuçlamaya diğeri de sikimi kavramaya başladı. Bir müddet öpüştükten sonra yere diz çöküp sikimi yalamaya başladı. Özge de ona eşlik edince duble sakso keyfi neymiş o an anladım. Defne sikimi kafasından köküne kadar işleme tabi tutarken Özge taşaklarıma minik kuş muamelesi yapıyordu. Kasıklarımda iki dil ve dört el dolaşıyordu Hangisinden zevk aldığımı ya da nereme kimin dokunduğunu ayırt edecek durumda bile değildim. Hayatımda böyle bir şey yaşamadım ben arkadaş. Olamaz böyle bir zevk. O an bana sorsanız sikimle kaya parçalarım derdim herhalde. Öyle sert ve kalındı ki patlayacak gibi hissediyordum.


 


Ardından Özge ayağa kalkıp aynanın önünde konsola eğilip domaldı. Defne de sikimi iyice kıvama sokunca tutup beni Özge’nin içine soktu. Alev ateş yanan amında kış lastiğine zincir taksan kayardı. Öyle kaygan ve öyle yumuşaktı. Zevkle abana abana sikerken canının yandığını fark ettim. Bel kemikleri konsola çarpınca canı acıyordu. İçinden çıkıp kolundan tuttum ve camın önüne götürdüm. Boğaza karşı sikecektim Özge’yi. Koltuğu camın önüne çekip üzerinde Özge’yi domalttım. “Camdan dışarıyı seyrederken herkesin seni izlediğini hayal et, gelen geçenlerin sesini duyduğunu ve herkesin seni izlediğini düşün” dedim Özge’ye.  “Gözlerimi açamıyorum ki” dedi bana.


Neyse ben Özge’yi memeleri koltuğun arka tarafından aşağı sarkarken sikmeye koyuldum. Sarkan göğüsleri Defne okşuyor o sırada da benimle öpüşüyordu. Odada Özge inliyor, ben ve Defne soluk soluğa nefes alıyorduk. Bir anda porno film sahnelerindeki seslere çok benzediğini aklımdan geçirdiğimi hatırlıyorum. Defne beni öperken eli kalçalarımda dolaşıyordu. Hoşuma da gidiyordu bu aslında. Defne aslında hem Özge’nin hem de benim zevk noktalarını keşfetmeye çalışıyordu. Ona göre ilgisini de o bölgelere yoğunlaştırıyordu. Sonra arkama geçip beni boynumdan ve omuzlarımdan öperek ellerini kasıklarıma doğru götürdü. Ben bursa escort bayan Özge’nin içinde dans ediyordum. Derken birden aşağı eğilip diliyle taşaklarımı yalamaya başladı. Aslında sadece dili dışarıda duruyordu ben Özge’nin içinde gidip geldikçe taşaklarım diline yalanıyordu. Felaket bir zevk veriyordu bu. Patlama noktasına gelim birkaç kez ama durdum. Daha iki kız hiç orgazm olmamışken ben ikinci kez boşalamazdım. Özge durmamı istemiyordu, ben Defne’nin yalamayı bırakmasını istemiyordum.


Son girişimde Defne beni bitiren hareketi yaptı. Tam boşalmamak için durmuştum ki dizlerinin üzerinde elleriyle taşaklarımı avuçlarken dilini götüme dayadı ve yavaş yavaş yalamaya başladı. Bir eskortun böyle bir şey yapabileceğine asla ihtimal vermezdim. Ama nasıl olduysa bizimle birlikte o da rayından çıkmış yüklü tren gibi nereye çarpacağını bilmeden oradan oraya savruluyordu. Göt deliğimin etrafında gezen yumuşacık dudakları ve dili beni mahvetti. Hareket edemiyordum. Edersem kesinlikle boşalacaktım. Öylece durdum ve bitirene kadar tadını çıkardım anın. Ayağa kalktı ve aynı şeyi Özge’ye yapmaya çalıştı. Ama hareket halinde pek başarılı olamayınca, kendi amındaki suya orta parmağını daldırıp Özge’nin göt deliğine parmağını sokmaya başladı. Özge’nin göt deliği gonca gül gibi açılıyordu o parmağını soktukça. Aynı anda Özge deliler gibi çığlık atıyordu. Özge iyice rüzgara kapılınca Defne iki parmağını birden sokmaya başladı Özge’nin göt deliğine. 10 saniye geçti mi bilmiyorum ama Özge koltuğun kenarlarını tırmalaya tırmalaya ağlayarak orgazm oldu.


Kalçaları hala sikimi içine çekerken Defne parmaklarını Özge’nin göt deliğinden çıkardı. Özge “Hayır çıkarma sok lütfen” dedi. İkimiz de Özge’nin deliklerinde hareket etmeye devam ettik. Birkaç dakika sonra Özge’nin kasılmaları kesilince içinden çıktık. Özge koltukta öylece domalmış vaziyette büzüldü kaldı. Hareket bile etmiyordu. Defne ise sıranın kendisine gelmesi için sabırsızlanıyordu. Ben Özge’nin amından çıkar çıkmaz elleriyle sikimi kavrayıp okşamaya başladı. Defne’nin ağzı var dili yoktu. Bütün iletişimi bedeniydi sanki. Uzun sarı saçları belinin ortasına kadar uzanıyordu. Belinden kavrayıp dudaklarından öpmeye başladım. Dudaklarımı ısırmaya başladı. Ateşinin had safhada olduğu belliydi. Memeleri yumuşacıktı. İnsanın sürekli dokunası geliyor ama sıkıp yoğurmaya kıyamıyordu.


O anda sikimde bir dil hissettim. Dönüp baktığımda Özge hala orgazm oluyor gibi sikimi yalamaya başladı. Ben Defne’yi öpmeye devam ettim. Sonra Özge beni bırakıp Defne’nin amını yalamaya başladı. Yalanırken titrediğini hissedebiliyordum. Biraz daha zevk almak için bir bacağını koltuğun kenarına uzattı. Özge alttan alttan dilini sokup çıkarıyordu Defne’ye. Ben de o yumuşacık memelerini yalamaya başlamıştım. Mis gibi kokuyorlardı. Sonra arkasına geçip memeleri avuçlarıma aldım. Yumuşak yumuşak okşarken sikimi de bacaklarının arasına doğru ittiriverdim. Amının dudakları arasında kayıyor Özge’nin dudaklarına da değiyordu. Defne prezervatifi bile unutmuş anın tadını çıkarıyordu. O anda Defne’nin orgazm olmasını ve aynı anda içine boşalmayı bursa escort arzuluyordum. Amının dudakları arasında gidip gelen sikimin kafası bir anda Defne’nin hafifçe domalması ile deliğine takıldı. O şehvet ile bastırdım içine sikimi. Olur şey değildi. Az önce prezervatifle siktiğim kızın amını sikmeye başladığımda ne kadar şanslı olduğumuzu anlamıştım. Bu kız kesinlikle kaşar değildi. Yoksa böyle bir am sağlam kalamazdı. İçindeki her dokuyu hissedebiliyordum.


Ben kendimi kasa kasa altından yukarı doğru geçirmeye çalışıyordum sikimi Defne’ye. Aynı anda Özge’de hem Defne’nin klitorisini hem de benim taşaklarımı yalıyordu. Bu şekilde iyice sokamıyordum sikimi ona. Yatağa geçmek istedim. Özge’ye sırtüstü yatmasını söyledim. Defne’de onun üzerinde 69 pozisyonunda birbirlerini yalamaya başladılar. Defne’ye “İçine boşalmak istiyorum” dedim. “Hayır lütfen, bunu yapmayın” dedi. “Korkmana gerek yok, bir sürü ilaç var bunun için” dediğimde bana, “Lütfen, ben buna hazır değilim” diyerek istemediğini söyledi. Bize de saygı duymaktan başka çare kalmadı. “Peki o zaman en azından boşalana kadar bu şekilde sikmeme izin ver” dedim. “Olan oldu, içime boşalmayın yeter” dedi. Bende domalmış olan Defne’nin arkasına geçip kalçalarını kavradım ve hiç abartmıyorum pompalaya pompalaya basmaya başladım amına. Ben sikimi gömdükçe tok bir ses geliyordu amından. Tam anlamıyla kavrıyordu amı sikimi. Ben sikerken Özge’de klitorisini yalıyordu Defne’nin. Amacım daha farklıydı aslında. Ancak Defne iyice coşsun, kendinden geçsin istiyordum.


 


Bir müddet sonra Defne kalçalarını aşağı kastırmaya başlayınca zevkin son demlerine gelmeye başladığını andım. Özge’den altta ters dönerek Defne ile dudak dudağa pozisyon almasını istedim. O halde iken sanki Defne Özge’yi sikiyormuş gibi bacaklarını Defne’nin beline sarmasını söyledim. Defne’ye orgazm olmaya yaklaştığında beni durdurmasını söyledim. Biraz daha içinde gidip geldikten sonra Defne durmamı istedi. Ben de içinden çıkıp altta gül gibi açılmış Özgenin amına girmeye başladım. “Owwwwhhhh” diye derin bir zevk sesi ile içine aldı sikimi Özge. Bacaklarından tutup kendime doğru çekerek iyice amına yerleştim. Elinin de klitorisine uzandığını fark ettim. O bunu yapacağımı hiç düşünmemişti. 2-3 dakika Özge’yi siktikten sonra çıkıp yine seri biçimde Defne’nin amına giriş yaptım. Bu ani girişler can acıtıcı gibi gözükse de kızların amı öylesine suluydu ki acıdan çok zevk veriyordu ani girişlerim. Defne’yi sikmeye başladım 2-3 dakika sonra o da orgazma yaklaşınca beni durdurdu. Çıkıp Özge’ye girdim. Bu şekilde defalarca amdan ama girdim çıktım. Sonunda bokunu çıkarmadan orgazma ulaşmamız gerektiğini düşündüm ve Defne’den bir prezervatif aldım.


Ben kılıfı yırtarken ondan sikimi yalamasını istedim. Özge’de ona katılınca yine rüya gibi bir double sakso keyfi yaşadım. Defne’ye yatağın başlığına tutunup dizlerinin üzerinde durmasını istedim. Arkasından yaklaşarak alttan amına doğru kayıverdim. Özge’den de parmağını Defne’nin götüne sokmasını istedim. Aynı zevki ona da yaşatmalıydı. Kalçamı yukarı doğru ittirerek içine abanıyordum. Hafif escort bursa geriye doğru yaslanarak sikimin daha da yukarı çıkmasını sağladım. Biraz yavaşlayarak Defne’nin sikime oturup kalkmasını sağladım. Ben geriye yaslanmış şekilde sikimi ileri uzatmış beklerken Defne yatağın başına tutunmuş kalçasını kaldırıp indirip sikimi emiyordu amıyla. Özge’nin incecik parmakları da Defne’nin göt deliğine masaj yaparak girip çıkıyordu adeta. O sırada Defne’nin kalçasını kaydıra kaydıra sikimi amının dibine değdirmeye çalıştığını fark ettim. “Defnecim eğer orgazm olmaya yaklaştıysan seni yara yara sikebilirim ne dersin” dedim. “Olur” demek için bile 3-4 kez derin nefes alması gerekti. Ellerimi arkaya koyarak iyice geri yaslandım ve bütün gücümle kasıklarımı Defne’nin amına vurmaya başladım. O kadar sert vuruyordum ki her vuruşumda Defne’nin kalça kemiklerinin kasıklarıma batarak canımı yaktığını hissediyordum. Ama duramazdım, böyle bir zevk durdurulamazdı. Özge’de orta parmağını Defne’nin götüne takmış içini kazıyordu resmen. Diğer eli ile de memelerini okşuyor, aynı anda Defne’nin kulağına bir şeyler söylüyordu. Asıla asıla öyle bir sikmeye başladım ki “Ben daha fazla dayanamayacağım boşalıyorum” dedim ve dememle birlikte Defne çığlık çığlığa orgazm oldu. Hayvani bir biçimde vuruyordum tüm gücümle. Yusyuvarlak kalçaları ben vurdukça dalga dalga oluyordu.


Patlamamla birlikte yavaşladım ve yumuşak yumuşak içinde gidip gelmeye devam ettim. Ben devam ettikçe kıvranıyordu. Derken kendini çekerek yan tarafa yığıldı kaldı. Bense dizlerimin üzerinde kalakaldım. Mecalim kalmamıştı artık. Özge sikimdeki prezervatifi çıkarıp uzanmamı istedi. Defne’nin yanına uzanıp gerilmeye başladım. Özge sikimi tutup yalamaya başladı. Beni temizliyordu resmen. Amacı sikimi kaldırmak değil beni sakinleştirmekti. Gerçekten de çok iyi geliyordu bu bana. İşi bitince de yanıma uzanıp bana sarıldı. Uzun uzun öpüştük. Defne’ye de kolumu sarıp kendime çektim. Saçlarından öperek kendisine çok teşekkür ettiğimi söyledim. Bize böyle bir geceyi yaşattığı için çok mutlu olduğumuzu ve kendisiyle her zaman bir arkadaş ve aile dostu olarak görüşmek istediğimizi söyledim. “ Memnun olurum, ancak nasıl bir hayatım olduğunu görüyorsunuz. Beni kendi hayatınıza almak istediğinize emin misiniz” dedi. Bizim için seksin ne kadar önemli ve hayatımızın ayrılmaz parçası olduğunu gördüğünü ama seksin bile uyum olmadan zevk veremeyeceğini söyledik. Bize bu kadar uyum gösterebileceğini hiç düşünmemiştik. Gerçekten olağanüstü bir geceydi. Tüm evli çiftlere tavsiye ederim. Hayata bakış açınız değişecek eminim.


O gece sabaha kadar üçümüz aynı yatakta uyuduk. Sabah beraber güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra Defne’ye tekrar teşekkür ederek yeniden görüşmek üzere sözleşerek ayrıldık. Arabada Özge’ye bana kızıp kızmadığını sorduğumda “başlangıçta kızmıştım ama kız iyi kız, öyle yırtık bişe değil” dedi. Hemfikirdik bu konuda. Umduğumuzdan daha sakin yapıda biri çıkmıştı karşımıza. “Peki tekrar onunla birlikte olma fikrine ne diyorsun” dediğimde, “sıra bende, önce bir erkek bulup beni başka bir erkekle birlikte sikmeni istiyorum” dedi. Ağzım açık kaldı. Acaba kötü mü etmiştim bu sürprizi yapmakla. Karımı başka birinin sikecek olması düşüncesi enteresan olmakla birlikte çok ama çok riskli bir fikirdi. O zamana kadar da fikir olarak kalmasını istiyorum. Henüz gerçekleşmiş değil.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Fadimeyle Süper Seks Hikaye

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Sabah uyandıgımda fadime hanım kahvaltı hazırlıyordu arkadan sarıldım bana dogru döndü tşk. etti hayatımın en güzel gününü geçirdim diyerek dudaklarıma yapıştı ayakta uzun süre öpüştükten sonra hemen çevirip mutfak masasına domalttım basma donunu indirip aleti amına dayadım kendini bana ittirerek içine aldı beni ooohhhh diye ses çıkardı bende o güzelim kalçalarından destek alarak kökleyerek girip çıkıyordum birden tlf. çaldı arkadaşı imiş fadimeye gelecekmiş haber veriyordu konuşması bittiginde yatak odasında devam ettik bir saat sikiştikten sonra ikimizde 2 defa orgazm olmuştuk duşumuzu aldık kahvaltı yaparken fadime gelecek arkadaşının çok azgın oldugunu 58 yaşında kocası 70 yaşında imiş hiç



dogum yapmamış kocası emekli olduktan sonra evden kahveye kahveden eve hanımı ile ilgilenmiyormuş siksede siki iyice yumuşamış 15 yıldır erken boşalma sertleşme olmuyormuş kadın iyice azmış iyi bir sikici bulsam verecem diyormuş o geldiginde çay hazır olunca seni çagırayım bi gör bakalım dedi bende güldüm erzincan escort çayımı içtim çatıya çıktım öglen fadime beni çaya çagırdı aşagıya indim 1,75 boylarında kapalı çok büyük gögüsleri olan şişman degil ama balık etli güzel bir bayan oturuyordu fadime tanıştırdı adı müzeyyen miş çaylar geldi fadime mezeyyene senin sorununu bu genç giderecek dedi müzeyyenle gözgöze geldik tebessüm etti çaylarımızı içtikten sonra fadime hadi geçin odaya dedi müzeyyen önden ben arkadan yatak odasına geçtik müzeyyeni soydum gögüsleri fazla sarkmamış uçları kocamandı başladık sevişmeye kadın mükemmel sevişiyordu benden daha ateşli dudaklarımı öperken çekiştiriyordu bende koca kalçalarını okşayarak



götünü sıktırıyordum mezeyyen boyunlarımı falanberbat bir şekilde yalıyor ara sıra ısırıyordu beni yataga yatırıp aletimi agzına aldı hemen hepsini sıgdırmaya çalışıyordu fakat sıgmıyordu taşaklarımı falan tek tek agzına alıp somuruyordu aletim kazık gibi olmuştu dudaklarıma çıktı öperken benim aleti eline escort erzincan alıp amına denk getirip kendi çömelip yavaşca oturdu gözleri dönmüştü ooohhhhh ooohhhhhh ıııımmmmm ııımmmmmmmmmmm diyerek oturup kalkıyor her kökledigindede 3 5 saniye bastırarak göz göze gelerek dudaklarını ısırarak ıııhhhh ııhhhhh diyordu ara sıra temposunu artırarak şapp şuupp şaappp şuuupppp sesleri odayı kaplıyordu mezeyyen yaşına ragmen yorulmak bilmiyordu boşalma zamanı yaklaşmıştı aayyyy geliyorum ooffff köklele bitanem geçir diyordu ama bana fırsat vermiyordu kendi temposunu kendi



müzeyyen hızlı hızlı oturup kalkarken birden kendini iyice bastırıp omuzlarımdan çekiştirerek boşalıyordu aayyyyyy aaayyyyyyyyy ııhhhmmm ıııhmmmm canım benimaslan sikicinmmmm kocacıgımmm diyordu birden odaya fadime fanım girdi yavaş kız orospu sesin neredeyse dışarıdan duyulacak diyordu yanımıza çömeldi müzeyyen abla senden allah razı olsun diyordu fadime benim alnımdaki terleri silerek dudaklarımdan öptü müzeyyen temizlenip geldikten erzincan escort bayan sonra 3 lü sevişmeye başladık birisi üst tarafımı öbürü alt tarafımı yalıyordu sonunda ikisini bir köpek pozisyonuna getirip domalttım müzeyyenden başladım pompalamaya ben pompaladıkca ikisi birbirlerini öpüyorlardı müzeyyen ikinci orgazmı olmuştu aletimi sildim fadimeye bastırdım fadimenin amı küçük oldugundan ilk giriş devamlı zor oluyordu fadime aayyyy aaayyyyyy diyordu tamamı girince ooohhhhh oooohhhh ııhhhmmm kökle kökle kocacıgım diyordu yaklaşık yarım saat



sürdü ikimiz bir boşaldık müzeyyen abla bana diyorsun ya senin bagırman daha fazla diyordu fadime kız ben bu yaragı alabiliyorsam ne mutlu bana diyordu müzeyyen ben bir daha istiyorum kocacıgım dedi bende yoruldum yeter dedim sen yat sana iş düşürmem ben dedi üstüme çıktı gögüslerimi öpüyordu en çok zafım olan yer oraları hemen uyarır brni benim alet kazık gibi oldu yine müzeyyen hemen oturdu yaragın üstüne bir saat üstümden inmedi kendi iki defa daha boşaltı en son beraber boşaldık banyolarımızı yaptık fadime haftada bir burda buluşabilirsiniz dedi müzeyyen haftada iki güne razı etti fadimeyi geceler fadimenindi çatıyı bitiedim fakat fadime ile müzeyyenin çatıları hala devam ediyor

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Baldızımın Arkadaşı Burcunun Küçüçük Göt Deliğini Siktim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Saat 6 gibi bizim baldız gidelim aydın abi evden merak ederler deyince giyinip gittik. Burcu ıslak mayosunun üzerine strecini giymiş o güzel götü dahada seksi olmuştu. Arabaya bindiler. Baldızım Emine Aydın abi Burcularda yarın otobüsle istanbula gidecekler zaten sende gidecektin onlarıda götürürmüsün deyince tabi neden olmasın hem yolda bana arkadaş olurlar dedim.
Burcuları evine bıraktıktan sonra kayınpederlerin evine gittik baldızla birlikte.. Emine bana her bakışında kendimi suçlu hissediyor acaba bir şeylerin farkına vardımı diye endişeleniyordum. Benim baldızda güzel kızdı. O küçük memelerinin ucu tsörtünden belli oluyordu baktığımı anlamış olmalıki burcunun kadar büyük değil ama ne yapayım demezmi yüzüm kızardı. elazığ escort bayan O gece geçmek bilmedi. sabah erkenden kalktım bizim hanım zaten istanbula gideceğimi
biliyordu. Burcuları götüreceğimi emine de söylememişti bende bahsetmedim?

Emine kapıdan çıkarken burcularında hazır olması için telefon edip bana da gülümseyerek arkadaşlarım sana emanet dedi. Burcuyu ve kızkardeşi arzuyu sokaklarının başından aldım. Burcu ön koltuga oturdu. Yola koyulduk. arzu kulağında wolkmen dinliyor ve bizi duymuyordu.
Burcu üniversite imtihanını kazanamadığını stres li olduğunu bu yüzden istanbuldaki dersaneye devam edeceğini ve dayısının yanında kalacağını söyledi. Dayısı kadıköyde ben ise Bahçelievlerde elazığ escort oturuyordum. Dün kumsalda çok güzel boşaldığını söyleyerek elini amının üzerinde gezdirmeye başladı. Benim sik yine kazık gibi olmuştu. Öbür eliyle de benim sikimi sıvazlamaya başladı.. kızkardeşi arka koltukta uyumuştu. Hemen dudaklarını koparırcasına öpmeye başladım. Arabayı sote bir yere çektim. Çeker çekmez benim yarağı öyle bir ağzına aldıki çıkardığım sese arzunun uyanacağını zannettim. Hemen arabadan inip çalılıkların oraya bagajdaki battaniyeyi serdim. Burcunun amını yalamaya başladım.. Çıglıklar atıyordu.. Bu amı sikmek istiyorum burcu lütfen dedim. Hayır bakireyim. Hem sözlüm var.. O siksin söz sanada escort elazığ siktiririm dedi. Kudurmuş tum. Ha am ha göt ne fark eder dedim. Yüzükoyun çevirip sikimi göt deliğine dayadım.. Girmiyordu. Halbuki daha dün çok rahat girmişti. Koştum bagajdan güneş kıremini alıp burcunun götüne sürdüm ve hemen yarağımı köküne kadar soktum..Yarım saat pompaladım. Burcunun götü bayağı açılmıştı artık? ben hızla sikiyor oda vahşi bir kedi gibi bağırıyordu?gögüslerini morartana kadar sıktım mıncıkladım. Bende vahşileşmiştim. Büyük bir gürültüyle aynı anda boşaldık? çam dibinde resmen yıgıldık kaldık.. arzunun arabada uyandığını fark edince hemen giyindik. Burcu arabaya kadar zor yürüyordu. Koltuğa oturunca benim kalın yarak acıtmış olmalı ki ciyak diye bir ses çıkardı. kızkardeşi arzu ne oldu abla niye bağırdın diye sorunca Burcuyla biz gülüştük. Yani arkadaşlar sizin anlayacağınız burcuyu bursa yolundaki çam dibinde çok fena siktim. Şimdi tek arzum onu amındanda sikmek.. Hatta arzuyuda sikmek istiyorum.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Yaşlı Kocamı Aldattım

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur


Benim adım Gonca. 27 yasındayım, evliyim, çocuğum yok. Benden 15 yaş büyük kocamla üniversite için dersaneye giderken tanıştık. Despot baba evinin baskısından sonra, onun beni el üstünde tutan, sevecen davranışlarına kandım. Bana ve ev halkına aldığı güzel hediyeler, iltifatlar, zenginliği, hem beni hem ailemi ikna etti. Üniversite planları çöpe atıldı, kısa sürede evleniverdik. Maalesef hayatımın en büyük hatası buydu. Ve ilk gerdek gecesinden itibaren benim anlayışlı, olgun erkeğim kayboldu, daha doğrusu maskesini çıkardı. Yerine cahil, kaba, hödük, aşırı kıskanç koca tipi geldi oturdu. Nişanlılık döneminde “prensesim, yavrum” diye etrafımda dolanan adam, daha ilk gece benim korkularıma, kendimi kasmama, çırpınmalarıma hiç aldırmadan, üstümdeki gelinliği parçalayarak soydu beni… Çıplak, körpe, el değmemiş bedenime sapık bir tecavüzcü gibi parlayan gözlerle bakarken kendisi de soyundu. Ortaya çıkan tıknaz, aşırı kıllı vücuduyla, romantik bir gerdek gecesi bekleyen saf kızın üstüne adeta saldırıp debelenmeye başladı. Muradına erip kan ter içersinde, öküz gibi soluya soluya yan tarafa devrildiğinde, ben bacak aramdan yatağa süzülen bekaret kanımla, yanaklarımdan yastığa süzülen göz yaşımla, kasıklarımdaki acı ve korkunç pişmanlığımla tavanı seyrediyordum. Başımı yan tarafa çevirdiğimde yerde paramparça edilmiş gelinliğime ilişti gözüm… İçimdeki pişmanlık kasıklarımdaki sancıyı bastırdı, – “Allahım, ben ne yaptım?” Ve bugüne kadar, nerdeyse on senedir bu cümleyle yaşadım. “Ben ne yaptım?” Geriye dönmek yok, babam kapıyı bile açmaz. İleriye gitmek yok, lise diplomasıyla hiçbir becerim olmadan ne yapabilirim, kendime nasıl bir yaşam kurabilirim? Bunca sene bir bitki gibi bu adamla evlilik yaşadım. Akşamları içki sigara kokularıyla, genelde alkollü eve geliş… Üç beş, kendi ilgi alanından, benim umursamadığım konuşmalar… Yatağa giriş… Kıllı göbekli, iğrenç gövdesiyle üstüme çıkışı… Öpüşmesiz okşamasız, kısa süren bir ilişki… Kendisi boşalır, yana devrilip horlamaya başlar. Suçum genç ve güzel olmak… Aşırı derecede kıskançlık… Dışarı çıkmak yok, arkadaş aile görüşmesi yok, perdeler kapalı, alt kattaki kiracılarla sınırlı ilişki, tam bir esir hayatı… Çocuğumun olmamasını da başıma kaktı her fırsatta… Bense hiç üzülmedim buna… Dünyaya kocam gibi bir yaratık daha getirmektense yalnız yaşamak daha iyidir diye düşündüm. Bunları neden anlattım? Tolga ile, alt kattaki kiracıların 20 yaşındaki genç oğluyla yaşadığım ilişkiye mazeret aramak için mi? Evet… Fakat gerçek bunlar, mazeret değil… Kocamla aramızda bu kadar yaş farkı olmasaydı, beni anlasaydı, gerçek anlamda sevseydi, beni yatakta doyursaydı, bunları, bu ilişkiyi yaşar mıydım? Sanmıyorum. Peki pişman mıyım? Kesinlikle hayır… Pişman değilim. Tolga, bu genç, yakışıklı, güçlü adam, bana hayatı, yaşamayı, seksi, doyumu, tatmin olmayı, orgazmı, sevgiyi, sevilmeyi, Goncameyi öğretti çünkü… Hiç de pişman değilim. Aksine çok mutluyum. Her şey bundan iki yıl önce başladı. Kocam iş için üç günlüğüne evden ayrılmıştı. Bin bir tembihle beni koca evde yalnız başıma bırakmıştı. Can sıkıntısından ölmek üzereydim. Her zaman gidip sohbet ettiğim alt kattaki kiracılarımız da köye gitmişlerdi. Akşamın geç saatinde kapı çalındı. Çekinerek gözetleme deliğinden baktım, alt katta oturan ailenin genç oğlu Tolga kapının önünde duruyordu. Yakışıklı Goncaeç yüzünü gördüğümde içim cız etti. Çok seviyordum onu… Hoş sohbeti, Goncaer yüzü, candan tavırları etkiliyordu beni… Merakla kapıyı açtım, – “İyi akşamlar Gonca abla, rahatsız ettim ama bizimkiler yoklar, bu saate kadar gelmediler. Haberin var mı acaba?” dedi çekingen bir tavırla… Ailesi apar topar, acilen köye gitmişti sabahtan, iki üç gün gelmeyeceklerdi. Anlattım. – “Sana not bırakmışlardı, görmedin herhalde…” – “Görmedim Gonca abla. Rahatsız ettim, iyi akşamlar…” Gitmesini istemiyordum, korkunç canım sıkılıyordu. Atıldım, – “Gel Tolga, ben de çay demlemiştim. Bir bardak çay iç, öyle git…” – “Yok Gonca abla, rahatsız etmeyeyim, ben gideyim. Bilgisayarda işim vardı. Teşekkür ederim…” dedi, gitti. Kös kös ardından baka kaldım. Sonra kapıyı kapatıp içeriye salona, yalnızlığıma döndüm. Amaçsızca odalarda gezindim. Ruhum sıkılıyor, duvarlar üstüme üstüme geliyorlardı sanki… Soyundum, kendimi yatağa attım. Her zaman yaptığım şeyi yapmaya, fantaziler kurarak kendimi okşamaya başladım. Gözlerim kapalı, bir elim külodumun içinde, diğer elim göğsümde, meme ucumu ovalarken hayaller kurdum. Bu akşam hayal kurmak da kolaydı… Fantazilerimin her zamanki kahramanı Tolga az önce kapımdaydı. Onun gitmediğini, içeriye girdiğini, öpüştüğümüzü, seviştiğimizi hayal ettim. Tolga bana sarılırken, ben de kollarımı sımsıkı kendime sardım. O, meme uçlarımı emerken ben iki meme ucumu da dilimle ıslattığım parmaklarımın arasında sıkıştırıp ovaladım. O, hayalimde genç irisi gövdesiyle bacaklarımın arasına girip beni becerirken, iki elim de külodumun içine daldı, am dudaklarımı sıkıştırıp orta parmağımı içeriye saldım. Kendimi okşaya okşaya, amımı parmaklayarak kıvrandım soğuk yatağımın içinde… İnleye inleye boşaldım. Üzerimde bir tek zevk sularımla ıslak külotla, çıplak vaziyette, soluk soluğa sırt üstü yatıp tavana bakarken “hayat mı bu?” diye düşündüm. Ömrüm böyle mi geçecek benim? Kendimi okşaya okşaya… Yalnız… Kimsesiz… Yaşlı, anlayışsız, kıskanç, despot kocayla… Yine dört duvar üstüme kapanmaya başladı. Kendimi mezarın dibinde hissedip bunalıyordum. Nefes alamıyordum. Aklıma Tolga geldi sonra… O da alt katta benim gibi yalnızdı. Çay… Öyle ya… Çay demlediğimi söylemiştim ona… İçeri gelmemişti… Ben gidip kapısını çalsam… Çayı ona götürsem… Seks falan aklımda değil, zaten az önce hayalimde onunla sevişip boşalmışım. İnsan gibi iki sohbet etsem… Yalnızlığımı gidersem… Sonunda duramadım, dayanamadım… Kalktım, üzerime temiz bir külot, sütyen, dolaptan bir elbise geçiriverdim. Makyaj aynasında kendime biraz çeki düzen verdim aceleyle… Gardrobun boy aynasında kendime bir baktım, güzel… Kocamın dışarıda giymeme izin vermediği, ev içinde kullandığım eteği diz üstünde, yakası biraz dekolte elbiseyi seçmişim, nedense… Mutfağa gittim telaşlı adımlarla, çay demliğini, bardakları bir tepsiye koyup doğru aşağıya indim, kapıyı çaldım. Tolga açtı. Çekine çekine, – “Çay demledim ama evde hiç şeker kalmamış Tolga. Sizde vardır, beraber içelim diye geldim rahatsız etmezsem…” dedim. Üzerinde eşofmanlar vardı, beni içeriye davet etti, – “Gel abla, rahatsızlık ne demek? Ben üzerimi değişeyim sen çayı koyana kadar…” dedi. – “Gerek yok canım, akşam saati önemli değil giyimin, rahatsız olma…” dedim. İçeriye girdim. Salonda sehpanın üzerine tepsiyi koyarak çayları hazırladım. Tolga da şekeri getirdi. Televizyonu açıp çayımızı içmeye, sohbet etmeye başladık. Söz dolandı, yalnızlığımıza geldi, – “Ahmet abi yok galiba evde…” dedi. Adını duymak bile keyfimi kaçırmaya yetmişti. – “Yok, o da iş için gitti, birkaç gün gelmeyecek.” dedim. Sonra dayanamayıp ekledim. “Zaten olsaydı da fark etmezdi, sürekli içkili oluyor, sızıp kalıyor… Ben de yalnız kalıyorum hep böyle…” Sözcükler ağzımdan çıkar çıkmaz kendime geldim, neler söylüyordum ben…? Yanaklarım kızararak Tolga’ya baktım, anlayışlı sevecen bakışlarla bakıyordu bana… Başını iki yana sallayıp duruyordu, gözlerinde bana acıyan bir ifade vardı. Köşede duran bilgisayar dikkatimi çekmişti. Konuyu değiştirmek, tehlikeli sulardan uzaklaşmak için bilgisayarı bahane ettim. Bir iki soru sordum, bilmediğim birkaç şeyi açıp gösterdi bana… Öyle hoşuma gidiyordu ki bilgiç bilgiç bana anlatmaları, saatlerce dinleyebilirdim onu… İnterneti açıp bir iki site gösterirken yanlışlıkla daha önce açtığı porno sitesi beliriverdi ekranda… Çıplak kadınlar, erkekler, her şeyleri meydanda ilişki resimleri kaplayıvermişti ekranı… Telaşla yüzü kızararak kapatmaya çalıştı açılan resimleri – “Şey, virüs girdi galiba abla…” diye kekeliyordu bir yandan… Ben de utanıp başımı çevirdim. Evliydim ama en az Tolga kadar bilgisizdim bu konularda ve genç kız gibi utanmıştım en az onun kadar… Kalkıp gitsem mi diye düşündüm bir an, sonra vazgeçtim, kukumav gibi tek başıma oturamazdım evde… Bilgisayarı kapatıp geniş kanepede sessizce, yanyana oturduk. Neden sonra sessizliği Tolga bozdu, – “Gonca abla, özür dilerim. İnan bilerek yapmadım…” Yüzüne baktım. Yakışıklı, güzel yüzüne… Mavi gözleri yalan söylemiyorum diyordu bana… Elimi uzatıp elinin üzerine koydum teselli etmek isteyerek, – “Üzme kendini Tolga’cım…” dedim. “Gençsin, bekarsın… Normal böyle şeyler…” Sanki ben çok tecrübeliymişim, çok şey adana escort biliyormuşum gibi… Bunu söylerken elinin sıcaklığı elimi yaktı adeta, hızla çektim elimi… Ne yapacağımı şaşırmıştım. O elektrikli hava bir türlü dağılmıyordu. Bir şeyler yapmalıydım. Kalktım, çayları tazeledim. Titreyen ellerimle Tolga’ya çay bardağını uzatırken o da elini uzatınca elime çarptı, sıcak çay bardağı olduğu gibi kucağına devrildi. Canı yanarak ayağa fırladı. Eşofmanın önü çay olmuş, duman tütüyordu. Aceleyle banyoya koşturdu. Ben de üzülmüştüm çocuğun canı yandı diye… İlk şaşkınlığın ardından hemen arkasından seğirttim yardım amacıyla… Banyonun kapısını açıp içeriye daldım, – “Tolga, canın yandı mı, nasıl oldun?” diye sorarken daha cümlem bitmeden, onun eşofmanın altını çıkardığını ve küvetin içinde duş hortumuyla kasıklarına su tuttuğunu gördüm. Ağzım açık, donup kalmış onu izliyordum. Kaslı bacaklarının arasında kalın ve uzun bir erkeklik organı vardı. Soğuk suyun temasıyla sanırım sertleşmiş dimdik karşıya bakıyordu aleti… Tabi insan ister istemez, evde kocamın yıllardır içime sokup durduğu şeyle bu güzel erkeklik organı arasında karşılaştırma yapıyor. Ben de yaptım. Alakası bile yoktu. Kocamın minik, kara kuru sikini bunca senedir erkeklik organı niyetine içime almıştım. Ama şu anda karşımda pespembe, kocaman başıyla, damarlı gövdesiyle bakılası, öpülesi, içime sokulası bir erkeklik organı, beni kışkırtırcasına bana bakıyordu. Tolga da donup kalmıştı. Sikini gizlemeyi, örtmeyi akıl bile edememişti. Malı meydanda, elindeki ucundan su fışkıran duş hortumunu unutmuştu zavallım… Sular yerlere akıyordu. Ne yapacağımı bilemedim ilk anda… Donup kaldım ben de… Ama sonra içimdeki kadınlık hormonları dürttü. Hipnotize olmuş gibi birkaç adım attım gözümü ondan ayırmadan… İkimiz de konuşmuyor, birbirimize bakıyorduk. Yanına yaklaştım. O da küvetten çıkıp bana geldi aynı şekilde… Aramızda bir karış vardı sadece… Gözlerimiz birbirine kenetlenmişti. Dudaklarım titriyordu. Gözlerimi onun uzun kirpikli, mavi gözlerinden, etli dudaklarından ayıramıyordum. Nefes alamıyordum, dudaklarımı araladım soluk almak için… Tolga titrek bir sesle, – “Gonca abla…” dedi. Gözleri dudaklarımdaydı… İstekle aralanan, arzuyla titreyen ıslak dudaklarımda… Eğildi, öptü dudaklarımdan… Bir anda birbirimize sarılıverdik, vahşice öpüşmeye başladık. Sımsıkı kucaklamıştı beni, altı çıplak vaziyette, sertleşmiş erkekliği ince etekliğimin arasından kasıklarıma batıyordu. Dakikalarca öpüştük. Dili dudaklarımı okşuyor, nefes almak için açılan ağzımdan içeriye sokup dilimle buluşuyor, beni delirtiyordu. Bana sarılmayı bıraktı. Dudaklarını ayırmadan eşofmanın üzerini çıkardı. Tekrar sarıldı. Ayakta, kollarında eriyordum adeta… Çırılçıplaktı. Kaslı vücuduna sımsıkı bastırıyor, ince kumaşlı elbisemin üzerinden onun sertliğini kasıklarımda duyumsuyordum. Dizlerim titremeye başladı. Ayakta duramıyordum. Anladı ne halde olduğumu, kollarıyla tüy gibi tutup kaldırdı beni, kucaklayıp içeriye, salona götürdü. Öpüşmeye devam ediyorduk. Üçlü koltuğun üzerine yavaşça bıraktı beni… Bırakırken çıplak vücuduyla üzerime çıktı. Elbisemin incecik kumaşından onun çıplak gövdesinin ağırlığını, sertliğini, yakan sıcaklığını hissediyordum. Bir kolunu boynumun altından geçirmiş yastık yapıp vahşice dudaklarımı emerken, diğer elini elbisemin eteğine götürdü. Bacaklarımı yavaş yavaş, okşaya okşaya eteğimin altında ilerlemeye başladı eli… Baldırlarımı, bacaklarımın içlerini, külodumun üzerinden kadınlığımı okşadı uzun uzun… İçimde volkan kaynıyordu sanki… Lavlar boşalıyordu, külodumun ıslandığını hissediyordum. Ateş gibi parmaklarını aradan sokup amımı avuçladığında dudaklarının içinde zevkle inledim. Nefes alamıyordum, – “Ohhh… Tolga… Tolga…” diyebildim. – “Gonca abla… Çok güzelsin… Harikasın… Seninle sevişiyorum… Hep hayallerimde olduğu gibi… İnanamıyorum buna…” Aç dudakları her yerimde, dudaklarımda, yanaklarımda, kulak memelerimde, gerdanımda dolaşıyordu. Bir yandan dudakları, bir yandan klitorisimi, amımı okşayan parmakları bitiriyordu beni… Yağ gibi eriyordum kollarında… Öpmeyi bıraktı. Doğruldu. Ne yapacak diye beklerken elbisemin önündeki düğmeleri çözmeye başladı. Sabırsız parmakları titreyerek düğmeleri tek tek açtı. Elbisemin önü tamamen açılmış, dantel sütyenim ve külodum meydana çıkmıştı. Sütyenimi zorlayan memelerimi aç bakışlarla süzdü bir an… Dayanamadım, kalkıp koltuğun üstünde diz çökerek elbisemin kollarını sıyırdım, çıkarıp kenara attım. Sütyen külot kalmıştım. Hızla atıldı, dudaklarıma yumulurken ellerini arkama, sütyenin kopçasına götürdü. Sabırsızca, koparırcasına açtı sütyenimi, memelerimi meydana çıkardı. Sütyenin baskısından kurtulan memelerim, sertleşmiş uçlarıyla onu davet ediyordu sanki… Hayran bakışlarının altında mutlulukla kıvrandım. Kocamın pek ellemediği memelerim hala genç kız sertliğinde ve dikliğindeydiler. Eğilip önce birini, sonra diğerini ucundan öptü. Ürperdim. Dudakları birinin ucunu kavrayıp emmeye başladığında kendimden geçtim adeta, başını tutup arkaya devrildim. Genç erkeğimi kendime çektim. Şimdi süt emen bir bebek gibi mememi emiyordu. Beynimde şimşekler çakıyordu sanki… Meme ucumdan tüm vücuduma bir zevk ürpertisi yayılıyor, kendimden geçiyordum. Bir bacağı benim üstümdeydi. Sertliği kalçalarıma değiyor, ben buradayım dercesine bedenime batıyordu. Bir mememi bırakıp diğerine saldırıyor, emiyor, avuçluyor, parmaklarının arasında sıkarken vantuz gibi ağzının içine tamamını almaya çalışıyordu. Bense altında kıvranıp duruyordum deli gibi… Göğsümü emen dudaklar aşağıya indi… Karnımı, göbeğimi tavaf etti… Dudaklarının yanı sıra diliyle ıslak bir iz bırakıp aşağıya yöneldi. Hiç yaşamadığım şeylerdi hissettiklerim… Gözümün önünde yıldızlar uçuşuyordu… Üzerimde kalan tek giysi olan çamaşırımı, külodumu okşarcasına sıyırdı bacaklarımdan… Ve dudaklarını benim çizgi şeklindeki ellenmemiş kadınlığımın üzerinde hissettim. Sıcacık… Islak… Amımı yeni temizlemiştim. Sanki onu bekler gibi pırıl pırıl, kaymak gibi yapmıştım. Ve şimdi Tolga kaymağımı yemekle meşguldü. Dış dudaklarımı aralayıp diliyle boydan boya gezindi amımda… Dilinin ucu bızırıma değdi, ben yerimden zıpladım. İnanılmaz bir zevk, bir şehvet dalgası sardı her yanımı… Bızırımı yaladı, emdi uzun uzun… Sonra dilini aşağıya indirdi, parmaklarıyla dış dudaklarımı aralayıp içime soktu. Islak ve sıcak dilini olabildiğince içime gömdü. Hava almaksızın dudaklarını kapattı amıma… Amımı emerken dilini içeride oynata oynata içimi okşuyordu. Bu arada ıslak parmağıyla klitorisimi okşarken, diğer elinin bir parmağı arka kapımı yoklamaya başladı. İşte o anda kendimi kaybettim. Böyle bir zevk yaşamamıştım ömrümde… Tüm vücudum kasılmaya, dalgalanmaya başladı… Hala sıcak dili amımdaydı. Parmaklarını kalçalarıma geçirmiş, kaçıp kurtulmamı engellemek istercesine sıkıyor, beni hareketsiz bırakmaya, dilinin verdiği zevki devam ettirmeye çalışıyordu. Öyle bir orgazm yaşıyordum ki, kendimi ölmüş, bulutların üzerine çıkmış gibi hissediyordum adeta… Kalçalarım yatağı dövmeye başlarken amımı emmeyi bıraktı, yukarıya çıktı. Eliyle memelerimi sıkarken dudaklarını benim nefes almaya çalışan açık dudaklarıma kapattı. Ölüyordum zevkten… Durmaksızın inliyor, kısık çığlıklar atıyordum, – “Oohhhh… Tolga… Dayanamıyorum Tolga… Ölüyorummm… Ne yaptın bana sen… Nasıl zevk bu… Erkeğimm… Aşkımm… Ooohhhh….”image Neden sonra sarsıntılar hafifledi, azaldı, sona erdi. Kendimi halsiz, yorgun bir halde Tolga’nın kollarına bıraktım. Hiç böyle bir zevk yaşamamıştım ömrümde… Hala su içinde kalmış, ıslak amımı okşayan elinin üzerine elimi koydum minnetle… Goncaümsedim… – “Öyle güzelsin ki Gonca abla…” dedi hayranlıkla… – “Teşekkür ederim” dedim. “Hiç böyle bir zevk yaşamamıştım. Hayatımda bir erkekle yaşadığım ilk gerçek orgazmım bu benim…” Gözleri açıldı, bana baktı, – “Nasıl? İnanmıyorum sana.. Ahmet abi?” – “Ahmet abin hiç böyle yapmamıştı… Böyle sevmedi beni hiç… Ahmet abin her zaman içime girer, bir kaç git gel ve sonra kendi boşalır, beni düşünmeden uyur sızar kalır…” dedim. Sonra elimi uzatıp yarı kalkmış durumdaki sikini okşadım, utanarak ilave ettim. “Değil senin yaptığın gibi amımı yalamak emmek, adamakıllı sevişmedi bile…” Okşamalarım yarı kalkık sikini sertleştirmiş, dimdik olmuştu. Kıvrandı, – “Sen de yalamak ister misin Gonca abla?” dedi çekingen bir tavırla… İstediğini yapmayacağımdan, tersleyeceğimden korkar gibiydi. Goncaümsedim, – “Hiç yapmadım bunu Tolga… Ama madem sen beni bu kadar mutlu ettin, sana bunu borçluyum aşkım… Ne istersen yaparım adana escort bayan senin için…” dedim. Doğrulup dudaklarından öpmeye başladım, gezine gezine boynuna, göğsüne, sert karnına kadar indim. Kasıklarına başımı eğdim, güzel sikini elimle tutup hayran hayran baktım. “İlk defa yapıyorum bunu… Beceremezsem sen yönlendir beni…” Dilimi çıkarıp ucuyla boydan boya yaladım erkekliğini… İyice sertleşmiş, damarları parmak gibi kabarmıştı ellerimin arasında… Dilimin ucunu kabarmış kan damarlarında, yumruk gibi başında, şapkasının kenarlarında gezdiriyordum ıslak ıslak… Eğildim, aşağıya indim, taşaklarını dudaklarımın arasına alıp yumurtalarını emer gibi yaptım. Kıvranıyordu ben bunları yaptıkça, inliyordu… Yukarıya çıktım. Ağzımı kocaman açıp sikinin iri başını ağzımın içine almaya çalıştım. Dişlerim canını yaktı sanırım, inledi. – “Özür dilerim aşkım… İlk defa bir erkeğin sikini ağzıma alıyorum… Kusura bakma…” dedim kısık sesle… – “Önemli değil Gonca abla…” dedi. “Ben de şimdiye kadar birkaç orospuyla, parayla seviştim sadece… Hiçbir kadın da bunu yapmamıştı bana… Sikimi ağzına alıp emen olmadı şimdiye kadar… Devam et sen…” derken parmakları saçlarımın arasında dolaşıyordu. Bu beni daha da ateşledi. Dudaklarımı daha da açıp ağzıma aldım başını… Şapır şupur bebek emziği gibi emmeye, dilimle içimde yalamaya başladım. Tolga da başımdan tutup kendine bastırıyordu. Böylece koca erkekliği ağzımın içinde kaybolmaya, yavaş yavaş ağzımın derinliklerine kadar girmeye başladı. Gözleriyle beni izliyordu. Ben de onun zevkten kısılmış gözlerinden gözlerimi ayırmadan işimi yapıyor, onun yönlendirmesiyle sikini sonuna kadar ağzımın içinde kaybetmeye, onu zevkten eritmeye çabalıyordum. Belki bir on dakika böyle emdikten sonra kasılmaya başlamıştı ki birden kalktı yerinden, beni sırtüstü yatırıp üzerime çıktı, sikini tekrar ağzıma soktu. Başım iki dizinin arasındaydı. Saçlarımdan tutup sonuna kadar kendine çekti. Dudaklarım kasıklarına değdi. Nefessiz kalmıştım. Başımı sallayıp kurtulmaya çalıştım. Erkekliğinin kafası bademciklerime değiyordu, boğazımdan içeriye girmişti sanki… Saçımdan tuttuğu parmaklarıyla başımı geriye çekti, nefes almamı sağladı, sonra tekrar gömdü. Kalçalarını ileri geri oynatıyor, ağzımı siker gibi gidip geliyordu. – “Ohhh… Gonca ablaaa… Harika emiyorsun… Delirtiyorsun beni… O minicik ağzında nasıl kaybettin benim yarağımı… Aaahhhh… Harikaaa…” diye feryat ediyordu bir yandan… Benimse cevap verecek halim yoktu. Ağzımın içinde kocaman bir yarakla nefes alamadan ağzımdan sikiliyordum. Tam boğulacak gibi olduğum anda sikini ağzımdan çıkarıyor, bir parça nefes almamı sağlıyor, sonra tekrar sikini ağzıma gömüyordu. Kendimi kurtarmak için ellerimi kalçalarına sarmış, tırnaklarımı kabalarına geçiriyordum. Ama tırnaklarımın acısı bile engel olmuyordu erkeğime ve beni ağzımdan sikmeye devam ediyordu. Sonunda kasılmaya, döllerini ağzımın içine püskürtmeye başladı. Kaçmak istedim, bırakmadı. Döllerinin son zerresine kadar ağzıma, boğazımdan içeriye boşalttı titreye titreye… Baskıyı hafifletmişti. Ben de olan oldu diyerek tadı pek hoşuma gitmese de erkekliğini emdim, son damlasına kadar menilerini boşalttım içinden… Sonra dışarıya çıkardım. Oysa aksine ağzıma boşalmaktan mest olmuştu. Koltuğun üzerine devrildik ikimiz de… Nefes nefese kalmıştık. Kenarda duran elbisemi alıp ağzımın kenarından taşan menileri temizledim bir güzel… Çırılçıplak uzandık öylece… Elini uzatıp elimi tuttu, – “Hiç böyle bir an yaşamamıştım…” dedi. Elini sıktım minnetle, – “Ben de aşkım… Ben de…” dedim. Kesik kesik konuşmaya başladık kendimize geldiğimizde… “Tolga, lütfen bundan kimseye bahsetme olur mu? Yalvarırım sana… Eğer bahsetmezsen erkeğim olursun, her zaman yaşarız bu zevkleri… Kocamla bunca senedir yaşadığım seks değilmiş meğer… Beni sen doyurursun bundan sonra… Ben de seni doyururum…” Eğilip öptü beni, – “Deli misin Gonca abla? Bu zevki yaşamak için ne istersen yaparım. Başkasına anlatır mıyım hiç?” dedi. Sımsıkı sarıldım ona, – “Keşke daha önce yaşasaydık bu zevkleri… Nelerden mahrum kalmışım meğer… Becerikli erkeğim… Tatmadığım zevkleri tattıran erkeğim… Bundan sonra kocam sensin… Erkeğim benim…” Yine sertleşmişti siki, bacaklarıma değiyordu taş gibi… Dudaklarımdan öptü, – “Ama daha sikmedim Gonca abla… Amını yaladım sadece… Artık seni sikmek istiyorum… Döllerimi amına boşaltmak istiyorum… Hadi yukarıya, sizin eve çıkalım. Seni kocanın yatağında sikmek istiyorum…” – “Ohhh… Tolgaa… Konuşma böyle… Sikli amlı falan… Terbiyesiz…” dedim Goncaerek… Elimi aradan uzatıp sertleşen sikini kavradım. Taş gibiydi. “Mımmm… Demek beni kocamın yatağında sikmek istiyorsun ha? Kocamın beni siktiği yatakta? Ahlaksız seni… Hadi o zaman… Yukarıya çıkalım… Sik beni güzel güzel… Bu koca sikini sok bana…” İkimiz de heyecanlanmıştık. Ateşimiz tekrar yükselmişti. Binada ikimizden başkası yoktu. Üçüncü kat boş duruyordu. Kalktım, külot sütyenimi alıp giymek için davrandım. Elimi tuttu, – “Hayır, giyme Gonca abla… Öyle gel… Çırılçıplak…” Kıkırdadım, – “Delisin sen Tolga… Çılgınsın… Hadi o zaman… Gidelim… Sabaha kadar seninim bu gece…” Beni kolumdan tuttuğu gibi, elimizde giysilerimizle dışarıya çıktık. Daha merdivenlerden çıkarken oramı buramı ellemeye, öpmeye başlamıştı bile… Kahkahalarla Goncaüyor, çocuklar gibi oynaşıyorduk. İyice sertleşen siki bacaklarının arasında sallanıp duruyordu. Deli gibi tahrik oluyordum onun çılgın hareketlerinden… Bizim dairenin kapısına geldik. Eğilip anahtar deliğini ararken Tolga arkamdan yaklaşıp sertliğini bacak aramdan sokmuş okşayıp duruyor, beni belimden tutup kendine çekiyordu. Kapıyı zar zor açtığımda hemen içeriye girmedi, beni kapıya dayayıp üzerime abandı kaslı gövdesiyle, öpmeye başladı… Ellerimi yukarıda birleştirmiş bastırıyor, hareket etmeme, kurtulmama izin vermiyordu. Siki kasıklarıma dayanmış baskı yapıyordu. Hoş, zaten pek kaçmak istediğim de yoktu ya… Uzun uzun öpüştük. Önümde onun kaslı bedeninin ateş gibi sıcaklığı, sırtımda çelik kapının soğuk serinliği… Deli oluyordum zevkten… Ve neden sonra kapıyı kapatıp içeriye girdik. Bu sefer hakimiyet bendeydi. Onu kolundan tutup yatak odamıza götürdüm. Yatak odam her zamanki gibi gayet düzenliydi ve oldukça geniş bir yatağımız vardı. Etrafına bakınıp duran Tolga’ya sarılıp dudaklarına yapıştım. Karşılık verdi. Öpüşürken nefesimiz kesiliyordu. Bir eli saçlarımı çekerken diğer eli sırtımda, kalçalarımda dolaşıyor, kendine sımsıkı bastırıyordu. Az önceki ihtiras yine tüm vücudumu sarmıştı. Alevler içinde yanıyordum. Dudaklarımı çekip inledim, – “Tolga, bu gece seninim… Bu gece kadınlığımı yaşat bana…” Beni öpe öpe yatağın kenarına kadar götürdü Tolga… Öpmeyi bırakmadan üzerime eğildi, beni yatağa uzattı boylu boyunca… Bunca senedir kocam yanımda horlarken ağladığım, kendimi tatmin ettiğim yatağımda genç, yabancı bir erkeğin altına yatmak üzereydim. Heyecandan, zevkten ölüyordum. Tolga’nın tüm bedenimde dolaşan dudakları elleri bitiriyordu beni… – “Hadi Tolga… İçime gir artık… Dayanamıyorum… Seni içimde istiyorum…” diye inledim. Bacaklarımı araladı, dizlerinin üstünde yaklaştı. Sikini tutup başını ıslak amımın kapısında, dudakları üzerinde dolaştırdı. İnledim… Kalçalarımı oynatarak kıvrandım, “Hadii… Sok artık…” dedim. Kırmadı beni… Yavaşça yüklendi… Ama girmedi hemen… Tüm ıslaklığına karşı amımın girişi zorluk çıkarıyordu kocaman erkekliğine… Biraz daha ıslaklığımı okşadı, aletinin başını ıslattı sularımda… Sonra tekrar bastırdı. Başı girmişti içime… Durdu… Bekledi… Tekrar itti… Yavaş yavaş koca sikini gömüyordu amıma… İnanılmaz bir zevkti yaşadığım… Kendimi kaybediyordum zevkten… – “Aaahhh….” diye inledim. – “ Beğendin mi Gonca abla? Sikim zevk veriyor mu?” – “ Deli misin? Zevk de laf mı Tolga? Çok güzelll… Kocamın pipisine alıştı amım… Senin koca sikin kudurtuyor beni zevkten… Ölmek üzereyim…” Bütün bedeniyle üstüme yüklendi. Siki dibine kadar amıma girdi bir anda… Boynuna sarılıp tüm vücudumla yapıştım ona… Bacaklarımı beline sardım… Bacaklarımın arasında koca bir et parçası vardı ve beni zevkten, şehvetten öldürüyordu bu kalınlık… Kıpırdanmaya, amımın içinde gidip gelmeye başladı yavaş yavaş… Nefesim kesiliyordu zevkten… Boynuna dişlerimi geçirip tısladım, – “Ohhhh… Harikaa… Mmmm… Çok güzel… Hadi hızlan aşkım… Sik beni…” – “Hemen değil Gonca abla…” dedi nefes nefese kulağıma… “Seni yavaş yavaş sikicem… Kocanın yaptığı gibi sikimi sokup çıkarıp boşalmayacağım sana… Tadını çıkaracaksın yarağımın… Sikilmenin, seks yapmanın ne demek olduğunu öğreneceksin bu gece Gonca abla…” escort adana Biraz hızlanıyor, biraz yavaşlıyor, gelecek gibi olduğunda durup bekliyordu. Böyle yapınca da ben zevkten kuduruyor, deliriyordum. Yavaş yavaş kendini geriye çekiyor, sonra hızla, bir anda köküne kadar yarağını içime sokuyordu. Sikinin başının ta diplerime değdiğini, koç başı gibi zorladığını hissediyordum. Vajinamın diplerinde hissettiğim sertliğinin okşamaları beni benden alıyor, kıvranıyor, kendimi sağa sola atıyordum. Kalçalarımı çalkalayınca da daha kötü oluyor, koca siki amımın içinde her yerime değiyor, çıldırtıyordu. Amıma her vuruşunda zevkin yanında acıyla inliyordum. Kocamın hiç değmediği yerlerime değiyordu erkekliği… Ve bir erkeklik organı içimdeyken hayatımın ilk orgazmını yaşadım, kendimden geçtim. Bacaklarımı sımsıkı kalçalarına sarmış, indirip kaldırıyor, kalçalarım yatağı dövüyor, haykırıyordum. İnanılmazdı yaşadığım şey… Dakikalarca sürdü bu zevk… Kendimden geçtim bir süre… Neden sonra kendime geldiğimde Tolga hala içimde, bacaklarımın arasındaydı ve gidip geliyordu yavaş yavaş… Tekrar inlemeye başladım. O volkan tekrar kaynamaya, zirveye yükselmeye başladım. Tolga da sona yaklaşmak üzereydi. Tam bu esnada telefon çaldı. İkimiz de durup yatağın yanındaki telefona baktık. Hemen açmadım. Telefon birkaç defa çalana kadar soluğumun düzelmesini bekledim. Konuşabilecek hale gelince elimi uzattım, telefonu kaldırdım. Telefonun diğer ucunda kocam vardı. Sorun var mı, her şey yolunda mı diye aramış. Bu arada Tolga da içimden çıkmamış, üzerime uzanmıştı. Bacaklarımın arasında yabancı bir erkek, yarağını amımın dibine kadar sokmuş vaziyette, uykudan uyanmış sesimle kocama cevap verdim, – “Aloo…” Konuşmaya başladık. “Erkenden uykum geldi kocacım… Uyuyordum…” dedim. Biz kocamla konuşurken Tolga içimde milim milim sikini oynatıyor, yavaş hareketlerle gidip geliyordu amımda… Ağzımı kapatıp zevk inlemelerime engel olmaya çalıştım kocama cevap verirken… Garibim, benim başka bir erkeğin altında sikiştiğimden habersiz, beni soruyordu. Buysa daha çok tahrik ediyordu beni… Kocamla konuşurken beni sikmekte olan Tolga ile göz göze bakışıyorduk. Zevkten gözlerimiz kısılmıştı. Dudaklarımızda bir Goncaümseme… Kocam uzun uzun bir şeyler anlatırken telefonun ahizesini elimle kapatıp fısıldadım, – “Memnun musun aşkım? Telefonda kocam var. Ve sen karısını sikiyorsun…” İnledi sessizce, – “Ohhh… Evet Gonca abla… Öyle güzel ki… Ahmet abinin karısını sikiyorum yatağında… Altımda zevkten inletiyorum… Haberi yok pezevengin…” diye fısıldadı o da… Boynuna sarılıp omuzunu dişledim… – “Erkeğim benim… Sikemeyenin karısını sikerler… Hadi sik beni… Güzel güzel sik… O koca yarağınla sik Ahmet abinin karısını… Ohhh… Sok yarrağını bana…” Kocam hala anlatıyordu telefonda… Arada ahizeyi kapatan parmaklarımı kaldırıp hı… hı… evet… hayır… diye cevaplıyordum onu… Özlediğini söyledi sonunda… – “Ben de seni çok özledim kocacım… Yalnızlık zormuş… Bir an önce gelsen keşke… Burda, yatağımızda yalnız yatıyorum, sensiz… Gelsen de sevişsek…” dedim cilveli cilveli… Sanki gelse yapacağımız şeyin adı seksmiş gibi… Vedalaştık, – “İyi geceler karıcım, kendine iyi bak…” dedi, kapattı telefonu… Bense ahizeyi elimden fırlatıp attım, içimde gidip gelen Tolga’ya sımsıkı sarılıp kalçalarımı çalkalamaya başladım, amımda hareket edip duran sikini daha çok hissetmeye çalıştım. Soluk soluğa, – “Duydun mu?” dedim. “Kendime iyi bakacakmışım…” Tolga da bütün gövdesiyle üstüme yüklenerek amıma abanırken yanıtladı beni, – “Merak etme Gonca abla… Ben sana iyi bakarım…” dedi. Telefonda duraklamamız biraz yavaşlatmıştı hızımızı ama konuştuğumuz hayasız, ar damarı çatlamış sözcüklerin etkisiyle delirmiştim. Tolga da benden daha çok heyecanlanmış ve zevke gelmişti. Sona yaklaşmıştık ve üzerime uzanmış, son darbeleri vuruyordu. Boşalmak üzereydim. O da geleceğimi hissetmiş, hızlanmıştı iyice. Ve son hamlede öyle bir yüklendi ki kendini kastı, odanın içini dolduran inlemelerle aynı anda ben de kasıldım. Birbirimizi öylesine sımsıkı sarmıştık ki ikimiz de birbirimizin kolları arasında titreye titreye boşalıyorduk. Döllerinin sıcaklığını amımın diplerinde hissediyordum. Hayatım boyunca böyle bir şey yaşamamıştım. Bir süre içimde öylece kaldı. Amım sikini sarıyor, içimde yeni yeni küçüldüğünü hissediyordum. İçimden çıkmak istemiyor gibiydi. Bacaklarımın arasında boylu boyunca uzanıyordu üstümde… Nefeslerimiz sonunda düzene girdi, sakinleştik. İçimden çıktı, kendini yan tarafıma bıraktı. – “Sigaran var mı aşkım?” diye sordu. İçim titriyordu o aşkım dedikçe… Kalkıp kocamın sigara paketini çıkardım çekmeceden, iki sigara çıkarıp çakmakla ikisini de yaktım. Çıplaklığımdan utanmak aklıma bile gelmiyordu, öylesine doğaldı ki çıplaklığımız… Tekrar yatağa, sevgilimin koynuna girdim. Kollarının arasına uzanıp onun sigarasını dudaklarının arasına kıstırdım. Pek kullanmadığım halde onunla beraber orgazm sigarası tüttürdük birlikte… Karnının üstüne koyduğumuz fondöten kutusunu küllük olarak kullanıyorduk. – “Tolga, bundan sonra bana abla deme, istemiyorum” dedim. – “Peki aşkım…” dedi. “Bu geceden sonra kadınımsın sen benim… Ablam değilsin…” Uzanıp sigara dumanı çıkan etli dudaklarını öptüm. – “İlk defa sevişmekten zevk aldım. Senin sayende aşkım… Ahmet abinin siki çok küçük, senin kadar da kalın değil üstelik… Bir de kendi işini bitirir, benimle hiç ilgilenmez. Senin kollarında kadın olduğumu anladım ilk kez…” diyerek içimi döktüm. Kulağımdan öperek, – “Daha gece sona ermedi aşkım… Sabaha kadar benimsin… Altımda inleticem seni… Halsiz kalıncaya kadar becericem seni…” Sımsıkı sarıldım, – “Ne istersen yap… Yılların acısını çıkarmak istiyorum. Ne zaman, nasıl, ne kadar istersen sevişirim seninle…” dedim. – “İçine boşaldım.” dedi tereddütle… “Hamile kalırsan?” – “Olsun, senin çocuğun, doğururum…” dedim. Endişeyle yüzüme bakıyordu. Goncaerek yanağını okşadım. “Merak etme, çocuğum olmuyormuş benim… Korunmamıza gerek yok. İstediğimiz gibi sevişebiliriz yani…” Elimi uzatıp sikini okşadım, hemen başını kaldırdı yaramaz… “Hatta şimdi başlayabiliriz sevişmeye gücün varsa…” Sigarasını küllüğe bastırıp etajere koydu. Belimden tutup bir anda üstüne çıkardı beni… Bacaklarımı aralayıp yerleştiğimde çoktan sertleşmiş siki amıma baskı yapmaya başlamıştı. Ne yapmak istediğini kadınlık sezgilerimle anlamış, sikinin üzerine oturmaya başlamıştım bile… Dudaklarımı ısıra ısıra erkekliğini içime aldım. Belimden tutup kendine çekiyordu. Sonunda dibine kadar girdi. Biraz bekleyip üstünde hareket etmeye başladım. Yukarı aşağı inip kalkıyor, ucuna kadar çıkıp dibime kadar içime alıyordum. Giderek hızlandım, ıslak amımın içinde yağ gibi kaymaya başladı erkekliği… Başını kaldırıp memelerimi yalıyor, uçlarını emiyordu ben üstünde gidip gelirken…Zevkten deliriyordum yine… Bir kez daha sarsılmaya, orgazm olmaya başladım. Sonunda üstüne yığılıp kaldım. Yana devrilip iki büklüm oldum. Bacaklarımı kasıyor, hala devam eden orgazm kasılmalarının zevkini çıkarıyordum. Sabaha kadar seviştik. Duş yaptık, banyoda arkamdan girdi… Duştan çıktık, yatağın üstünde domalttı beni, kalçalarımdan tutup amıma girdi. Bu kez değişik açıdan amıma giren erkekliği zevkten delirtti beni… Sabaha kadar seviştik kısacası… Uzun uzun seviştik… Durduk, dinlendik, sikiştik. Ben erkeksiz, o kadınsız geçen yılların acısını çıkarırcasına seviştik. Banyoda bir kez de arkadan, minik deliğimden becerdi. Çığlıklarıma aldırmadan arkamın kızlığını bozdu. Onun zevkini de yaşattı bana… Sabah güneş doğarken sızıp kaldık yatakta… Öğlene kadar ölü gibi uyuduk. Uyandık. Çırılçıplak evin içinde dolaştık, oturduk, kalktık, mutfakta yemek yedik. Evin her köşesinde, her odasında seviştik. İki gün boyunca yeni evli balayı çiftleri gibiydik. Hiç durmadık. Öpüşüp koklaştık, seviştik. Ertesi gün kocam gelecek diye zorla ayrıldık birbirimizden… İki yıla yakın bir zaman boyunca sürdü ilişkimiz… Fırsatını bulduğumuz, canımızın çektiği her anda birbirimizin kollarına koştuk. Fakat sonunda ailesiyle beraber taşındı, birbirimizi kaybettik. Şimdi hayata küsmüş gibiyim. Bir kenara çekilip saatlerce Tolga ile yaşadığımız sevişmeleri anıyorum. Mutfakta yemek yerken o yemek masasında bana yaptıkları… Kocamla yatarken o yatakta yaşadığımız orgazmlar… Kocamın çükü içimde gidip gelirken, Tolga’nın içimi dolduran kalınlığı… Kocamın leş gibi içki kokusundan iğrenirken, burun deliklerimde Tolga’nın erkek vücudunun salgıladığı beni tahrik eden erkek kokusu… Fakat yapacak bir şeyim yok. Ya böyle yaşamaya devam edeceğim, ya da kendime geleceğim. Çıkıp kendime bir şekilde yeni bir Tolga bulacağım. Onun gibi bir erkek… Beni doyuran, beni yaşatan, beni kadın yapan bir erkek… Bekliyorum… Her an karşınıza bir Gonca çıkabilir, gözleriyle sizi süzen, tartan, aranan… Benim o

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Arabam Satılık

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

Merhaba, başımdan gelen bir olayı size anlatmak istiyorum. Kocam sonunda dırdırımdan pes ederek bana ait olan arabamı yenilemeye karar vermişti. Arabam beni istediğim yerlere ulaştırıyordu ancak çok eskiydi ve bazı aksakları vardı. Bu nedenle daha yeni, fonksiyonlu ve konforlu bir araba istiyordum, böylece birden fazla arkadaşımla da gezebilecektim çünkü arka koltukları olmadığı için yanıma sadece bir kişi alabiliyordum. Arabamın aksakları var derken de, tehlike yaratacak anlamda değil fakat örnek vermek gerekirse, ön kaputu açmak için direksiyonun altına başını sokarak daha önce var olan kol yerine, dar bir delikten elini sokarak orada mevcut olan bir kabloyu çekmeniz gerekiyordu.


Yani benim çok sıklıkta kullandığım bir şey değildi bu ancak kocam arabamın yağını veya suyunu kontrol etmesi gerektiğinde kaputu açmak için hep beni çağırmak zorunda kalıyordu çünkü deliğin darlığından ancak benim elim sığıyordu. Buda benim canımı çok sıkıyordu çünkü hem işimi gücümü bırakıp bununla uğraşmam gerekiyordu hem de sert kabloyu çekmek parmaklarımı acıtıyordu.


Bir başka sevmediğim yönü ise, bahsettiğim gibi, içi çok dar olmasıydı ve arkada koltuğu olmamasıydı çünkü ufak kargo araç tipiydi. Kocam, arabamı belirlediği ücrette satıldığı taktirde, bana o zaman başka araba alacağına söz vermişti. Ancak, bu ücretin altına düşmeyeceği için işim çok zordu o nedenle ne yapıp ne edip arabamı bir şekilde bir başkasına pazarlayıp satmam gerekiyordu. Aklımda çok şeker yeni bir Mini vardı fakat dediğim gibi, önce ilk hedefimizi başarmak gerekiyordu.


Kocam gazeteye koyduğu ilandan birçok kişi aramıştı fakat kocam pazarlığı reddedince bunlardan sadece bir kaçı arabamı görmeye gelmişti. Ancak, onlarda arabayı gördükten sonra vazgeçmişlerdi. Moralim çok bozuktu ve ısrarlarıma rağmen kocam fiyatta değişiklik yapmamakta kararlıydı. Bir bakıma da haklıydı çünkü bu satıştan alacağı parayla ve elindeki birikmiş parayla benim istediğim arabayı ancak alabiliyordu.


Hafta arası bir gün, müstakil evimizin arka bahçe girişini su hotumu ve süpürgeyle temizliyordum. Bunu en az haftada bir yapmaya çalışırım ve toz kalkmaması için bol-bol su kullanıyorum. Dediğim gibi, evimiz müstakil olduğu için, arka bahçemiz sadece bize ait o nedenle temizlik yaparken kimse beni göremediği için çok rahat giyinebiliyorum. Temizlik yaparken her zaman çok mini olan eski beyaz tenis eteğimi giyiyorum. Bu eteğimi kocamla tenis oynamak için birkaç yıl önce almıştık ancak aşırı kısa olmasından dolayı dışarıda, tenis kortunda giymekten vazgeçmiştim ve onun yerine daha uygun bir şort almıştım.


Asında kapalı bir insan değilim ve zaman-zaman da mini etek veya elbise giyerim fakat bu etek gerçekten çok kısaydı ve ayakta dururken bile kalçalarımı ancak örtebiliyordu. Ayrıca, çok hafif ve pileli oluğu için, topa vurmak için koşup sektikçe etek sürekli yukarı havalanıyordu. Topu yerden almak için eğildiğim zaman ise popomu ortaya çıkarak etek nerdeyse belime kadar toplanıyordu. Doğruyu söylemek gerekirse vücut olarak hiç sıkıntım yok, kalçalarım yuvarlak ve dışa atıktılar o nedenle kocam kalçalarıma hayrandır ve inanılmaz seksi olduklarını söyler. Bacaklarım zaten uzun, seksi ve pürüzsüzdür, belim incecik ve göğüslerimde orta boydur, ancak ufak vücuduma göre dolgun ve normale göre daha iri görünüyorlar. Fakat yinede, yerine göre dışarıda giydiğim kılık kıyafetime özen göstermeye çalışırım.


Bu giydiğim tenis eteğinin bir özeliği daha var o da eteğin içine özel olarak dikilmiş ve kendinden ayrılmayan külotu olmasıdır. Genelde tenis etekleri bu şekilde oluyor ve belli bir oranda eteğin hafifliğinden ve de kolayca açılmasından dolayı frikik vermeyi önlüyor. Yani, kalçaları örtmekle görevlidir. Ancak, benim eteğe ait bu külotun kasık kısmı maalesef çok ince ve boldu. Kumaşın arka kısmı ise normale göre kısa olduğundan sürekli tanga gibi kalçalarımın arasına kaçıyordu.


Açıkçası, eteği sporda giymemek için bir başka sebepte buydu çünkü külot kumaşı değildi ve sadece külot şeklinde kesilmiş ince bir bez parçasıydı o nedenle kalçalarımı veya ayıptır söylemesi, mahrem bölgemi örtme görevini pek yapmıyordu. Fakat temizlik yapmak için giymek hiç sorun değildi ve bu kendinden iç çamaşırlı tenis eteğimi giydiğim zaman ilaveten başka külot giyme ihtiyacı görmüyordum. Üstelik temizlik yaparken basınçlı su hortumundan ister istemez her tarafım ıslanıyordu ve kimse halimi görmediği için içimde gayet rahattım.


Üstten ise ince ve dar penye kumaşından açık mavi olan straplez bir badi giyiyordum. Yani alttan göğüslerimin yarısını örten ve üsten tamamen açık ve dekolteli olan bir badiydi. Sanırım İngilizcesi “tube top” deniyor ve üst kısmı göğüs başlarımın hizasına kadar çıkıyordu. Yani, geniş bir kemer veya kuşak gibi düşünülebilinir o nedenle yanlışlıkla kumaşı alttan hafifçe çeksen, göğüsler aniden dışarı fırlayabilir. Tabi haliyle bu badinin altında sutyen de takmıyordum.


Ben her zaman yaptığım gibi suyla her tarafı yıkayıp süpürgeyle de mermerleri temizliyordum ki telefon çaldı. Telefon kapanmadan aceleyle ıslanmış kıyafetlerimle ve de ıslak tanga terliklerimle evin içerisine girdim ve hemen telefonu yerinden kaptım. Telefondaki kocamdı ve acilen arabanın anahtarlarını alıp gelecek olan müşteriye arabayı göstermemi istedi.


Ben bir anda afalladım ve ne yapmam gerektiğini bilmedim çünkü üstüm başım misafir karşılamak için hiç uygun değildi. Kocam tabi ki kıyafetimi bilmediği için hızlı-hızlı konuşup, “adam şimdi aradı çok istekli görüyor ve bizim mahalledeymiş, acilen arabayı görüp işine yetişmesi lazım. Ha bu arada, arabayı denemek isterse kesinlikle yalnız bırakma sende mutlaka yanında ol, ben şimdi acilen toplantıya giriyorum” dedi ve bana söz bırakmadan telefonu kapadı. Böylece ister istemez arabayı gösterip tanıtmak bana düştü.


Telefonu yerine koymamla hemen ardından kapı zili çaldı. Ben şok içinde ne yapacağımı bilmeden panik bir halde ve de her tarafım ıslak bir şekilde kaygan plaj tanga terliklerimle bir sağa koştum bir sola sonrada hiç düşünmeden kapıya yönlendim çünkü bu fırsatı da kaçırmak istemiyordum. Kıpıyı açınca karşımda uzun boylu göbekli kirli sakallı esmer iri yapılı iki tane adam gördüm. Adam doğulu bir şiveyle, “merhaba yenge, biz arabayı görmeye geldik” dedi fakat gözleri ise dikkatle her tarafımı inceliyordu. Adamların karşısına bu pasaklı halimle çıktığımdan dolayı beni o şekilde süzmeleri normaldi, sonuçta bu benim suçumdu. Ben uzanıp kapı girişindeki anahtarlıktan anahtarları hemen aldım ve arabamın bulunduğu yan tarafındaki garaj girişine yürümeye başladım, onlarda arkamdan beni takip etti.


Tabi olaylar o kadar hızlı gelişmişti ki ben hiç üstümü başımı değiştiremeden bir anda kendimi arabamı satış için sunarken buldum. Haliyle, sanırım arabadan fazla daha çok ilgi odağı bendim fakat bu müşterileri de kaybetmek istemiyordum ve ne yapıp edip adamlar pazarlık yapmadan arabamı satın almaları için ikna etmeliydim. Bu nedenle de pasaklı halimi kafamdan silmek zorundaydım, aksi taktirde müşterileri memnun edemeden kaçıracaktım. Bu satış benim için çok önemeliydi o nedenle hemen işe koyuldum.


Mahmut isimli müşteriye “buyurun anahtarları siz alınız, arabayı çalıştırabiliriniz” dedim. Adam anahtarları elimden alarak kapıyı açtı ve uzun boyundan dolayı şoför koltuğunu geriye çekti ve oturdu. Yolcu tarafına ise Ali isimli diğer adam oturdu fakat arabam bu iki adama göre gerçekten çok ufak görünüyordu çünkü iri ve uzun olmalarından dolayı arabama anca sığabilmişlerdi. Ortam çok sıkışık olduğu halde ben yinede adamlara ne kadar çok yakıştığını ve bu araba tam onlara göre diye ikna edici sözler söylüyordum. Ardından Mahmut Bey direksiyonun altına elini uzanıp ön kaputu açmaya çalıştı fakat doğal olarak çekmek için kolu bulamıyordu.


Ben bunu görünce paniklerdim ve “dur ben size onu açarım siz hiç zahmet etmeyiniz” deyip arabadan inmesini istedim. Adam bunu büyük bir eksiklik olarak görebilirdi ve arabamı almaktan vazgeçebilirdi o yüzden duruma hemen müdahale etmem gerekiyordu. Zaten o dar delikten elini imkanı yok sokmazdı. Adam arabadan indi ve ben hemen yere çöktüm ve yapacağım işlemi görebilmek için kafamı direksiyonun altına soktum. Dengemi sağlayabilmek için bir elimle fren ayakçısını tutundum diğer elimi de kaputu açan kabloyu bulmak için delikten içeri soktum.


Tabi çok uygunsuz ve dengesi zor sağlanan bir pozisyondu o yüzden bir dizimi şoför koltuğunun üzerine dayayıp diğer ayağımı da arabanın dışında bırakarak dengemi sağlamaya çalışıyordum fakat ben bunu çok kolaymış gibi göstermeye çalıştığımdan adama, “bakın çok kolay, siz hiç merak etmeyiniz” diyordum. Aksi pozisyonumdan dolayı kıçım havada adamlara doğru dikilmişti ve kafamda arabanın direksiyonun altında olduğundan adamların nere baktığını tam olarak göremiyordum fakat hemen dibimde olduklarını biliyordum çünkü aynı anda da sohbet ediyorduk ve ben maalesef halen daha ıslak olduğum için haliyle, nefeslerini ıslak cildimin üzerimde kolaylıkla hissedebiliyordum.


Bu sanırım çok normaldi çünkü ne yaptığımı görebilmeleri için bana çok yaklaşmışlardı, hatta bir tanesi dengede durabilmem için bana yardımcı olmak için kolunu karnıma dayadı, yani tam göğüslerimin altına yerleştirdi. Böylece bende vücut ağırlığımı hafifçe koluna bıraktım ve benim için kolaylık olmuştu. İki adamda iyi niyetlerini ortaya koyarak bana yardımcı olmaya çalışıyorlardı fakat beni tutan Ali Bey mi Mahmut Bey mi göremiyordum. Diğer adam ise koltukta dayalı olan dizimi rahat ve yerinde sabit tutabilmem için ayak bileğimden sıkıca tutmuştu.


İkisini de destekleri için teşekkür ettim ve aynı anda da oyalamak için konu açmaya çalıştım çünkü o sinir bozucu kabloyu bir türlü çekemiyordum. Dediğim gibi, adamlar hemen dibimde oldukları için konuşurken nefeslerini doğal olarak üzerimde hissedebiliyordum ve onlara sürekli “birazdan olacak” diyordum. Onlarda bana “evet arabanızı çok beğendik çok az kullanılmış görünüyor” diyorlardı. Bende bu kabloyu başarışta çekene kadar sohbeti uzun tutmaya çalışıyordum.


“evet, arabamı sadece gerektiği zaman kullanırım ve çok iyi bakarım”
“evet, kesinlikle çok iyi bakmışsın, buradan araban çok temiz alanya escort görünüyor”
“teşekkür ederim, temizliğini hiç ihmal etmiyorum”
“belli, kaportada hiç pürüz yok, nefis görünüyor”
“umarım arabamı beğendiniz ve de kusura bakmayınız, ben biraz yeteneksiz çıktım bu konuda fakat birazdan başaracağım”
“Hiç sorun değil sen keyfine bak ve acele etme, bizde burada senin arabayı inceliyoruz zaten, evet gerçekten çok beğendik, fakat yardım istiyorsan seslen çünkü senin bu delik çok dar görünüyor”


“evet ya, çok dar ama teşekkür ederim çünkü ancak benim elim sığıyor buraya, sizinki kalın, ama merak etmeyiniz kocam ilk fırsatta tamir edecektir bunu”
“önemli değil yenge, istersen bu deliği bizde tamir edebiliriz fakat sanırım bizimki bu deliğe çok kalın gelir, sığmaz mı diyorsun?”
“evet, sizinki kalın olduğu için zor sığar ve canınızı acıtırsınız”
“peki sizin canınız acımaz mı?”
“azacık canım acıyor çünkü bu kabloyu çekmek için gücüm yetersiz fakat birazdan başaracağım”
“dur bizde sana yardım edelim o zaman”


Bunun üzerine ayak bileğimi tutan adam ayağımı bıraktı ve deliğin içindeki olan kolumu tutmak için üzerime, yani sırtımın üzerine yaslandı. Doğal olarak ortam çok dar olduğu için gidebilecek başka yeri yoktu ve ister istemez kalçalarımın üzerine dayanmak zorunda kaldı. Öbür yandan ise beni karnımdan, yani koluyla tam göğüslerimin altından destek veren adam ise boşta olan elini bacaklarımın arasından kasık bölgeme çok yakın bir yerden tutu ve bana “sen hazır olunca söyle aynı anda çekmen için sana yardımcı olacağız” dedi.


Bende “hazırım” dince ikisi aynı anda yüklenmeye başladı. Kolumu tutan adam acıtmadan kolumu hafifçe çekiyor fakat dengesini sağlayabilmek içinde ister istemez kalçalarıma hafifçe yükleniyordu. Öbür adam ise karnımdan koluyla bir ileri bir geri hareketler yapıp arkadaşına destek vermeye çalışıyordu. Ancak, diğer eliyle de kendi dengesini sağlayabilmek için, ister istemez kasık bölgemi sıkıp-sıkıp bırakıyor fakat bahçe temizliğimden halen daha altım ıslak olmamdan dolayı, eli yavaş-yavaş ıslaklık nedeniyle daha da yukarı kayıyordu.


Herkesin bu istikrarlı çabasına rağmen o sinir bozucu kabloyu yeterince güç sarf edemediğim için halen daha açamamıştım kaputu fakat kimsenin de morali bozulmaması için ve arabam yüzdende rezil olup müşteriyi kaybetmemek için de, adamlara “oluyor merak etmeyiniz, biraz daha gayretle olacak şimdi, siz merak etmeyiniz” diyordum. Ancak, bunu dememle adamlar daha da hırslanıp destek olabilmek için daha sert ve hızlı yüklenmeye başladılar.


Üzerimde dayalı ve de kolumu tutan adam kendi kasıklarını kalçalarımın üzerine dada yapıştırarak benim kabloya hamle yapabilmem için aynı anda kolumu çekiyor fakat aynı anda da kolumu çekebilmesi için kalçalarıma kendi önüyle sertçe yüklenip vuruyordu. Adamın önüyle kalçalarıma aldığım bu ufak darbelerden dolayı, doğal olarak benim o ince hafif tenis eteğim tamamen açılıp belime kadar yukarı katlanmıştı.


Eteğin kendi iç çamaşır olan kısım ise sert sürtünmelerden dolayı tamamen yerinden kopup kendisinden eser kalmadığını hissettim çünkü vajinamı sözde kapatan ve kalçalarımın arasındaki o ıslak yapışık kumaşı artık hissedemiyordum. Bunun yerine, kimsenin elinde olmayan sebeplerden dolayı maalesef artık kabak gibi meydanda olan iki deliğime arkamdaki adamın önü dayalıydı. Allahtan ki pantolon giyiyordu. Diğer adam ise olaya ayak uydurabilmek için o da hareketlerini hızlandırıp artık kolunu ve ellerini de kullanarak beni daha hızlı ileri geri hareket ettiriyordu.


Fakat bu durum karşısında istenmeyen kazalar olabiliyordu çükü hızlı kol hareketiyle ince ufak badim aşığa doğru kayarak karnıma kadar indi ve kolu ve elli artık çıplak göğüslerimin üzerinde hareket ediyordu. Fakat en kötüsü ise, kasık bölgemde olan eli yanlışlıkla mahrem bölgeme dayandı ve hepimizin o istikrarlı ve odaklanmış çabalarımızdan dolayı adam fark etmemiş olmalı ki yanlışlıkla başparmağı ıslak vajinamın için kaydı.


O an kanım dondu ve ayak parmaklarım uyuşmaya başladı. Kendimi ve adamları böyle bir duruma nasıl soktuğumu anlamamıştım ve onları zor durumda bıraktığım için kendimden çok utanıyordum. Adama ne yapıyorsun çeksene parmağını içimden diyemezdim çünkü bu onun suçu değildi ve onlar bana sadece yardımcı olmaya çalışıyorlardı. Üstelik başparmağı vajinama girdiğini fark etmemiş olmalıydı yoksa aksi takdirde özür dileyip elini oradan çekerdi.


Adamları mahcup ve rencide etmeden bu durumdan kurtulmak için kabloyu artık çekip açmam gerekiyordu fakat konsantre olmakta zorlanıyordum çünkü popom arkamdaki adamın sert vuruşlarından sürekli öne geriye gidiyordu, çıplak göğüslerim ise diğer adamın kolunun ve ellerinin üzerinde resmen dans ediyordu ve vajinamın içindeki başparmakta kalınlığından ve büyüklüğünden beni kocamın penisinden daha çok zorlayıp terletiyordu.


Vücudumu ve hislerimi artık kontrol edemiyordum ve çok acayip olmuştum. Başım dönmeye ve içimi bir sıcaklık basmaya başlamıştı ki aniden istem dışı kasılarak adamın parmağının üzerine kontrolsüzce orgazm olup boşalmaya başladım. Bu ani boşalmamla birlikte bilinçsizce üzerine yüklenmeye çalıştığım kabloyu sertçe çekmiş olmalıydım ki ön kaput aniden tak diye açılıverdi.


Kaputun açılmasıyla bir an afalladım ve ardından adam parmağını içimden çıkardı, diğer adamda üzerimden kalktı ve beni ikisi de kolumdan nazikçe tutarak ayağa kaldırmaya çalıştılar. Ayağa kalkınca yavaşça kendime geldim ve bir anda ikisinin de çıplak göğüslerime baktığını fark ettim. Bunu durum karşısında göbeğime kadar düşen dar badimi hemen yukarı çekerek göğüslerimi tekrar bu ince kumaşla örtmeye çalıştım fakat yinede üsten çok dekolteydi.


Adamlara karşı çok mahcup olmuştum ve bu kaput yüzünden onları da seferber etmiştim. Üstelik bana yardımcı olmaya çalışan ve yanlışlıkla vajinamın içine parmağı kaçan Mahmut Bey olmalıydı çünkü maalesef başparmağının üzerinde bana ayıt organım sıvılarımı görebiliyordum ve fark etmemesi için dua ediyordum. Ancak, Mahmut Bey parmağının üzerindeki ıslaklığı fark etmiş fakat Allahtan ki ne olduğunu anlamamış çünkü vajinamdan ıslanmış parmağını kendi ağzına götürerek emmeye başladı. İçim çok rahatlamıştı çünkü yüz ifadesinden anladığım kadarıyla tadını çok beğenmişti ve ‘bu ne’ diye kimseye bir şey sormadı.


Adamlar ön kaputu açarak içine bakmaya başladılar, sonrada kapatarak tekrar arabaya bindiler. “yenge biz bir tur atıp gelelim” deyince ben aniden, “dur bende geliyorum” dedim ve bende arabaya binmeye çalıştım çünkü kocamın bana özelikle ‘arabayı kullanmak isterse, yalnız bırakma diye’ tembihlediğini hatırlıyordum. Yalnız bir sorun vardı o da üçüncü bir kişi için yer olmamasıydı. Sonuç olarak arabayı test etmek için ikisi de binmek zorundaydı.


Ali Bey “yanıma gel, bir şekilde sıkışırız madem gelmek istiyorsun” dedi. Maalesef başka seçeneğim yoktu ve arabaya bir şekilde sığamam gerekiyordu. Ali Bey yolcu tarafından kapısını açtı ve “gel yenge, senin içinde sorun değilse kucağıma oturabilirsin çünkü burada başka yer yok gibi görünüyor” dedi. Mecburiyetten, “rica ederim, tabi ki benim içinde sorun değil” diye yanıt verdim ve içeri sıkışarak Ali Beyin kucağına oturmaya çalıştım. Ancak, ortam düşündüğümden daha da sıkışıktı çünkü Ali Bey maşallah çok büyük ve iri yapılı bir adamdı.


Koltuğunu en geriye çektiği halde göbeği ve cüssesi beni resmen ön torpidoya yapıştırmıştı ve ayaklarımı bile koyacak yer kalmamıştı. Dediğim gibi, Ali Beyin uzun ve iri bacaklarından dolayı ayakları tamamen aşağıdaki boşluğu doldurmuştu ve kucağına oturunca popom göbeği ve torpidonun arasına anca sığmıştı. Bu durumdan dolayı maalesef benim kendi ayaklarıma yer kalmadığı için sırtım şoföre dönük bir şekilde ayaklarım arabanın dışarıda kaldı.


Bunun üzerine Mahmut Bey durumu fark edince, ilk önce ayaklarımı kendisine doğru, yani şoför koltuğuna doğru uzatmamı sonrada popomu Ali Beyin kucağına yerleştirmemi istedi. Böylece bir şekilde arabaya sıkışarak kapıyı kapatabilecektik. Bu tek çözüm olduğu için arabadan tekrar indim çünkü bunu yapabilmek için ilk önce şoför tarafından girmem daha kolay olacaktı. Ali Bey kapısını kapattı ve Mahmut Beyde arabadan inerek şoför tarafından girip Ali Beyin kucağına oturmama yardımcı oldu.


Tekrar Ali beyin kucağına oturunca sırtımı yolcu kapısına, yani pencereye doğru dayadım. Böylece kucağına yan oturmuş oldum fakat bu seferde ayaklarım şoför kutlunda kalarak Mahmut Beyin koltuğunu işgal etmeye başladım. Bunun üzerine, Mahmut Bey yine kibarca ve anlayışlı davranarak, “yenge, sığmamız için, bacaklarını biraz geriye katla ve ayaklarını kucağıma koy, böylece hepimiz sığmış oluruz” dedi.


“Peki” diyerek ayağımdaki terlikleri çıkartmaya çalıştım çünkü adamın üzerine basmak zorunda kalacaktım. Parmak arası plaj terliklerimi bu sıkışık ortamda eğilip çıkartmakta zorlanıyordum çünkü eteğim aşırı kısaydı ve altımda artık külot diye bir şey kalmamıştı, o nedenle oramı buramı göstermemek için çabalıyordum.


Zorlandığımı gören Mahmut Bey “dur ben sana yardım edeyim” deyip ayak bileğimden tutup bacağımı yukarı kaldırdı. Sonrada yavaşça terliği ayağımdan aldı ve pedikürlü pembe ojeli ayak parmaklarıma bakarak “yenge, ne tatlı ayaklarınız var öyle” dedi. Adamın nazik yorumundan dolayı hem biraz utandım hem de gururlandım. Ayni şekilde öbür ayağımı da havaya kaldırarak hayran-hayran ayağımdan ufak terliğimi çıkarttı ve ardından koltuğuna oturdu.


Ancak, bu seferde ayaklarım onun göbeği ve direksiyon arasına sıkıştı ve bu bir şekilde araba kullanmasına engel olacaktı. İlk başta planımız ayaklarımı kucağına koymaktı ancak kucağı ve direksiyon arasında da çok az bir mesafe olduğundan sadece bir ayağımı sığabiliyordu. Mahmut Bey yardımcı olarak, “yenge, sağ ayağın kucağıma kalsın, sol ayağını da omzuma daya” dedi.


Bu sol ayağım için çok komik ve tuhaf bir yer olacaktı ve de adama ayıp olur diye biraz çekiniyordum açıkçası, fakat Mahmut Bey bu konuda çok ısrarcıydı ve kendisi için hiç sorun olmayacağını belirti. Fazla seçeneğimde olmadığı için sağ ayağımı kucağına sıkıştırdım sol ayağımı da dediği gibi omzunun üzerine yerleştirdim.


Gerçekten alanya escort bayan çok komik bir görüntüydü bu çünkü küçük narin ayak parmaklarım ister istemez Mahmut Beyin kulağına değiyordu fakat bu ona bir rahatsızlık vermediğini söylemişti, benim de içim çok rahatlamıştı. Ali Bey içinde durum çok farklı değildi çünkü adamın kucağına sıkışmıştım ve ikimiz için de kıpırdayacak yer yoktu. Ben Mecburen sol kolumu Ali Beyin boynuna atmak zorunda kaldım o da sağ koluyla arkamdan belime attı ve mecburen elini açılan mini eteğimden sağ bacağıma, yanı yan kalçama kondu.


Ancak, o yetmezmiş gibi ister istemez göğüslerimle de ona rahatsız veriyordum çünkü kaçacak yerim olmadığı için maalesef çenesini göğüslerimin hemen üzerine dayanmak zorunda kaldı. En sonunda, Mahmut Bey arabayı çalıştırarak birinci vitesi attı ve yola çıktı. Ancak, vites topuzu bacaklarım arasında kaldığı için Mahmut Beyin her vitesi değiştirmesiyle bacaklarımı daha fazla açarak kucağındaki ayağımı adamın kasıklarına daha da bastırmak zorunda kalıyordum. Tabi, bacaklarımı sürekli açmak zorunda kaldığım için mahrem bölgemi ufacık eteğimle kapatmakta zorlanıyordum ve ikisi de bacak aramı net bir şekilde görebiliyordu. Tabi bu tamamen benim suçumdu ve bu nedenle onları baktıkları için yadırgayamazdım.


Mahmut Bey kırmızı ışıkta durunca konuşmak için ağzını tam açıp kafasını bize doğru çevirdi ki yanlışlıkla adamın kulağında dayalı ayak parmaklarım aniden ağzının içine giriverdi. Bir an ikimizde ne olduğunu anlamadık ve böyle şaşkın bir şekilde şirin ayak parmaklarım 5 saniye kadar adamın ağzında kaldı sonra çok özür dileyerek ağzından çektim ayağımı. Yüzüm utançtan kıp kırmızı olmuştu fakat iki adamda bu durumu çok komik bularak kahkaha atmaya başlamışlardı. Mahmut Bey rahatsız olup sinir olmadığını görünce benimde yüzüme bir tebessüm geldi ve onlar gibi kahkaha atıp gülmeye başladım.


Mahmut Bey ilk başta çok utandığımı fark ettiği için, mahcup olmamam için “ya yenge canını sıkma olur böyle kazalar, bak benim için sorun değil, şikayetçi de değilim çünkü ayakların gerçekten çok güzel kokuyor ve belikli çok bakımlılar. Bak ben ne kadar rahatım ispat edeyim” diyerek tekrar ayağımı ağzına alarak pembe ojeli şirin ayak parmaklarımı bu sefer ıslak ağzıyla soğurmaya başladı. Bunun üzerine ben ve Ali Bey tekrar gülerek kahkaha atmaya başladık. Ortam artık yumuşamıştı ve yeşil ışıkla yolla devam ettik.


Mahmut Bey arabayı bir de toprak yolda denemek isteyince ilk buluğu toprak yola saptı. Arabam ufak olduğu için taşlı çukurlu yoldan baya bir sarsılmaya başlamıştık ve on nedenle kontrolsüzce yukarı aşağı sallanan göğüslerim Ali beyin suratına çarpmaya başladı. Sağ ayağım Mahmut Beyin kasıklarında titremeye, popom ise Ali beyin kucağında oynamaya başlayınca da kalçalarımın arasında sertçe büyüyen bir kabarıklık hissetmeye başladım. Aynı şekilde sağ ayağımın altında da Mahmut Beyin sertleşen aletini hissediyordum fakat sonuç olarak bu onların elinde olan bir şey değildi ve onları mahcup etmemek için hiçbir şey yokmuş gibi davranmaya karar vermiştim.


Araba hızla çukurlu toprak yolda devam ettikçe benim göğüsler kontrol dışına çıkıp çılgınca dans edip ufak dar badim de sarsıntıdan yine aşığa kayıp karnıma yapıştı. Böylece sol göğüs uçum Ali beyin suratına ve ağzına çarpmaya başlamıştı fakat kollarım sıkışmış oluğu için badimi yukarı çekemiyordum. Üstelik çeksem de tekrar açılacaktı o yüzden yine hiç bir şey olmamış gibi davranıyordum. Ancak, eteğim çok kısa olduğu için çıplak kıçımın arasındaki kaya gibi sertleşen alet adamın pantolonunu baya zorladığını hissedebiliyordum ve arada pantolonu olmasa bir yerime kesin kayabilirdi.


Bu tahlilsiz durumdan dolayı bende adamlarda baya zor durumdaydık çünkü aksilikler üst üste geldikçe adamların aletleri kontrol edilmez duruma girmişti ve belli ki acı çekiyorlardı çünkü ayağımla ve kıçımla pantolonları delinecekmiş gibi hissediyordum. Hallerini acıyıp biraz durup dışarıda hava alma teklifi ettim, belki o şekilde onlar içinde kendilerine gelme imkanı olurdu bu. Teklifimin üzerine Mahmut Bey kenara çekip abayı durdurdu, açıkcası buna bende çok sevinmiştim. Ancak, “biraz dinlensek iyi olur haklısın fakat arabadan inmezsek daha iyi olur sonra tekrar girmekte zorlanabiliriz” dedi. Bu konuda çok haklıydı.


Birkaç dakika soluklandıktan sonra Mahmut Bey daha fazla dayanamayarak itiraf etti ve “Ya yenge kusura bakma ve yanlış anlama ama benim yarak çatlayacak birazdan, iznin varsa pantolondan dışarı çıkartmam lazım” dedi. Ben şaşkınlıkla utanmayla arası “Mahmut Bey esas siz lütfen kusura bakmayınız, hep benim yüzümden oldu, sizi anlayışla karşılıyorum” söylememle Mahmut Bey aniden fermuarını açtı ve ayağımın arasından kocaman aleti dışarı fırlaya verdi. Halbuki ‘ben ineyim öyle çıkart sonra rahatlayınca tekrar gelirim’ diyecektim fakat lafımı bitiremeden artık olanlar olmuştu ve yapacak bir şey yoktu.


Adam beni yanlış anladığı için artık ayağıma dayalı, hatta ayağımdan daha da büyük kocaman bir alet vardı. Çok unlanmıştım fakat onu da zor durumda bırakmamak için sadece masum ve şirin bir şekilde gülümsemek zorunda kalmıştım. Ancak, zor durumda kalan bir tek Mahmut Bey değildi. Olaylar böyle gelişince, Ali Beyde içinden çıkarak “ne iyi ettin lan Mahmut, benim yarakta parçalanıyor burada, dur bende çıkartıp rahatlayım” demez mi? Şokumdan ağzım kiriktendi ve nasıl tepki vereyim bilemedim çünkü vajinama ve arka deliğimin üzerine zaten dayalı bir vaziyetteydi ve ten temasını sadece bir pantolon ayırıyordu.


Ali Bey benden bir hareket veya tepki görmeyince, bir sorun olmazmış gibi sanıp kocaman elini kıçımın altına atarak beni hafifçe yukarı kaldırdı. Sonra da diğer eliyle fermuarını açtı ve dışarı roket gibi kocaman ve kaya kadar sert bir alet fırladı. Bacaklarımın arasından ne kadar dimdik ve hiç sağa sola oynamadığını görebiliyordum. Sanki taş kesilmiş gibindi. Fakat en korktuğum şey, ben artık nereye oturacak olmamdı. Bu konuda fazla merak etmeme gerek kalmadı çünkü Ali Bey beni tekrar kendi aletinin üzerine indirmeye başladı ve tam aletinin başı vajinamın girişime dayandığı anda durdu. Allahtan ki elini tamamen çekerek ağırlığımı aletinin üzerine bırakmadı ve yarı yolda tutmaya devam etti.


Çok korkmuştum çünkü beni böyle kocaman bir aletin üzerine aniden bir bırakmış olsaydı, kesin parçalanırdım. Halen daha şok içindeydim ve korku ve heyecan arası bir duygu basmaya başlamıştı beni. O kadar bir gerilmiştim ki kasılıp kaldım ve ağzımı açıp konuşamıyordum bile. Bu gelişen olaylar üzerine, aniden Mahmut Beyin tekrar sesli-sesli kahkaha attığını duydum ve Ali Beyin haline gülerek “yaa arkadaş, sana ne oldu böyle, nasıl böyle bu hale geldin” diye alay etmeye başladı. İkisi de olayı şakaya vurarak, beni de biraz rahatlatmaya çalıştılar. Onlarla uyum sağlayabilmek için bende gülmeye çalıştım. Çok korkmuştum fakat onlarında başka seçenekleri yoktu ve yapabilecek tek şey bu anormal duruma gülmekti.


Biraz dinlendikten sonra Mahmut Bey, arabayı tekrar çalıştırarak yola devam etmeye karar verdi. Ancak bu dinlenme kimsenin işine yaramamıştı çünkü iki adamın da aleti halen daha sert ve dimdikti. Ufak şirin ayağım mecburen Mahmut Beyin kocam aletinin üzerinde dayalı duruyordu ve ayak tabanım arabanın sarsıntısından üzerinde titreyip oynadığı için kocaman başının içinden pembe ojeli ayak parmaklarımın üzerine zevk sıvıları akıyordu. Bu durum karşısında ayaklarım üzerine süzülen sıvılardan dolayı daha da kayganlaşarak adamın aletini resmen okşuyor, yağlı masaj yapıyor gibindi.


Öbür yandan ise, tam vajinamın girişimde kocaman bir yarak dayalıydı ve vajina dudaklarım hafif açılarak Ali Beyin yarağının başının üst kısmını hafifçe kucaklamıştı bile. Fakat içine girmesi mümkün değildi çünkü beni kalçalarımdan sıkıcı kavramış havada tutuyordu. Ancak, çukurlu yoldan dolayı benim çıplak göğüslerim yine Ali Beyin suratına sertçe çarpıyordu. Çok mahcup oluyordum fakat onları engelleyemiyordum ve Ali Beyden sürekli özür diliyordum. O da, “yenge, rahatsız oluyorsan suratıma çarpmamaları için onları ağzımla sabitleyebilirim” dedi. O an bu nasıl olacak diye düşünmemiştim fakat sabitlenmeleri konusu iyi bir fikre benziyordu o yüzden yardım teklifini hiç düşünmeden kabul ettim.


Kabul etmemle, Ali Bey aniden göğüs başlarımı dudaklarının arasına aldı ve sıkıca emerek onları oynamamaları için sabitlemeye çalışıyordu. Tabi benim göğüs uçlarım çok hassas olduğu için hormonlarım baya uyarılıyordu ve adam resmen göğüslerimi ağzıyla sıkıştırıp yalayıp emmiyordu. Bunu yaptıkça ben ister istemez etkileniyordum ve vajinamın sulanmasını engelleyemiyordum. Bu bir süre böyle devam edince benim sıvılarım bu sefer adamın aletinin üzerini ıslatmaya başladı ve araba sekip sarsıldıkça adamın kocaman aleti içime doğru yavaş-yavaş ve santim-santim kaymaya başladı.


Ben bunu hissettikçe, “Ali Bey beni havaya kaldır” diyordum o da beni kaldırarak yarağının ucuna kadar getirip tekrar sarsıntıdan içime doğru giriyordu. Sadece birkaç santimi girdiği halde beni çok zorluyordu ve vajinam bu güne kadar hiç esnemediği kadar esniyordu. Ali Bey beni her yukarı kaldırışında inişim daha da derine giriyordu ve içim baya kayganlaşmıştı. Adam içime çok yavaşça giriyor fakat aniden yukarı çektiği halde ben baya kendimden geçiyordum ve farkına varmadan ayağım Mahmut Beyin aletini baya bir okşuyordu ve halen daha omzunun üzerinde olan diğer ayağım ise adamın suratında ve arada da ağzında geziyordu. Sanırım topraklı yol bitmişti ki aniden Mahmut Bey frenlere asıldı.


Arabanın ani durmasıyla ben Ali Beyin ellerinden yanlışlıkla kaçtım ve adamın kocaman aleti yanlışlıkla oldukça ıslak vajinama tamamen giriverdi. O kadar bir kalındı ve derine girmişti ki ben aniden çığlık attım ve gözlerim fal taşı gibi açıldı. Bir süre böyle kaldıktan sonra sanırım vajinam içimdeki yarağa alışmış olmalıydım ki gevşemeye başladım.


Ali Bey hafifçe gevşediğimi ve sakinleştiğim görünce, hiç bir şey söylemeden beni bu sefer kucağında zıplatarak içimde gidip gelmeye başladı. İpler artık kopmuştu ve adam beni resmen sikiyordu. Diğer yandan ise Mahmut Bey ayaklarımı, bacaklarımı ve yetişebildiği escort alanya her yerimi yalayıp emmeye başlamıştı. Ben artık transa geçmiş gibindim ve tek yapabildiğim şey yüksek sesle inlemekti, gerçekten kendimi ve duygularımı kontrol edemiyordum ve vücudum artık benim kornolumun dışında ele geçirilmiş gibindi.


Adamlar beni artık diledikleri gibi kullanıyorlardı ve bir anda kendimi arabanın dışında ön kaputun üzerinde buldum. Bu seferde Mahmut Bey sırtımı kaputun üzerine dayamış bacaklarımı da omuzlarının üzerine alıp vajinamın içine sertçe giriyordu. O kadar büyük, uzun ve kaya gibi sert bir yarağı vardı ki bu şekilde komple içime sığıyor olması inanılmazdı fakat o kadar ustaca sokuyordu bana ki çılgına dönmüştüm ve adam beni aletinin altında çığlık attıra-attıra resmen dans ettiriyordu.


Mahmut Bey bir süre içime böyle pompaladıktan sonra beni güçlü kollarıyla arabanın üzerinden kaldırarak hiç yere bırakmadan Ali Beyin kollarına attı ve o da beni bir hamlede yarağını tekrar içime geçirerek sikmeye devam etti. Bacaklarım beline sarılmış bir şekilde beni resmen havada sikiyordu ve aynı anda da göğüslerimi emiyordu.


Boşta olan Mahmut Bey ise arkama diz çökerek kaba elleriyle kalçalarımı hafifçe ikiye ayırdı ve ıslak ve kıvrak diliyle göt deliğimi yalamaya başladı. Yaladıkça aynı anda da parmağı ile girişini zorluyordu ve göt deliğimin üzerine tükürerek parmağının girmesini sağlıyordu. Hayatımda hiçbir şey göt deliğime girmemişti bu güne kadar ve kocamı bile arka deliğime yaklaştırmıyordum fakat artık çok savunmazsızdım çünkü havada Ali Beyin kucağında sikiliyordum ve artık iyice ıslanmış göt deliğimin içinde de girip çıkan kalın bir parmak vardı.


Acıyla karışık duygular içinde adamlar iki deliğimi doldurmuştu ki bir and göt deliğimde parmak yerine bu sefer Mahmut Beyin kocaman yarağı yer aldı. Olanlara inanamıyordum. Adamlar beni havada tost yapmış bir şekilde ikisi aynı anda biri amıma diğeri de göt deliğime vahşice giriyorlardı. Hayatımda hiç bu şekilde sikilmemiştim ve bunun dev gibi iki tane yabancı adam tarafından yapılmış olması da başka bir olaydı.


Aldığım bu uç noktadaki uyarılmadan dolayı çıldırıyordum fakat beni tedirgin edip ürküten nokta ise kocam dışında ilk kez başkaları mahremiyetimi elle geçirmiş olmasıydı. Ama bunu ne ben nede adamlar kasıtlı yapmamıştı ve olaylar kendi başına bazı giden aksilikler yüzünden bu boyuta gelmişti.


Zevk almak istemiyordum fakat kendimi tutamıyordum ve aniden kasılarak orgazm olmaya başlamıştım. Böyle olunca çığlıklarım artmıştı ve iki deliğimin içindeki kasılmalar adamların yaraklarını sıkıca yumruk içi gibi kasıp-kasıp bıraktığı için ve amım ve göt deliğim yaraklarını masajlıyormuş gibi yaptığı için, onlarda daha fazla dayanamayarak tazyikli döllerini içime fışkırtmaya başlamışlardı. İçim daha önce hiç bu kadar doldurulmamıştı, ne bu kadar büyük ve uzun yaraklarla ne de bu kadar çok dölle.


Benim artık ne ayakta duracak ne de konuşacak halim kalmamıştı. Arabam van tipi oluğu için beni dikkatlice arka bagaja baygın bir şekilde koydular ve eve geri dönmek için yol almaya başlamıştık. Eve vardığımızda az çok kendime gelmiştim ve elimden tutarak beni bagajdan indirdiler. Destek gerekmeden çıplak ayaklarımın üzerinde durdum çünkü terliklerim nerde olduğunu bilmiyordum fakat fazlada omurumda değildi. Ancak yinede dizlerim titriyordu ve iki deliğimde acıdan zonkluyordu fakat aynı zamanda da iki deliğimde çok hassas olmuştu ve en ufak bir dokunuştan bile tekrar boşalabilirdim.


Ben halen daha bu adamlara arabamı satmakta niyetliydim, üstelik bu olanlardan sonra eğer arabamı almayacak olsalar kesin sinirimden çıldırabilirdim. O nedenle onları evimin arka bahçesine davet ettim ve limonata ikram ederek beraber bahçe sandalyelerine oturduk ve satın alma konusunu tekrar açtım. Olanlar olmuştu artık ve ben bu saatten sonra çekingen, tutucu ve utangaç olacak durumda değildim o yüzden iki adamın karşısına kıyafetimi değiştirmeden minicik eteğimle oturdum ve güzel seksi bacaklarımı bacak-bacak üstüne atarak adamlara kur yapmaya başladım.


Haliyle, onlarda sırıtarak beni baştan tırnağa kadar süzüyorlardı. Onları tekrar azdırmak veya zor durumda bırakmak gibi bir niyetim yoktu fakat bu olanlardan sonra kendimi saklayıp, örtüp utanmanın da bir anlamı yoktu. Sadece rahat ve iyi niyetli bir şekilde davranarak artık arabamı satın almalarını istiyordum.


Adamlar oturdukları yerden bahçemize ve ortama bakınarak “ne güzel ve bakımlı bir bahçemiz var” dediler. Bende hafta da bir bahçıvan geldiğini ve benimde sürekli temizliğine ve bakımına özen gösterdiğimi belirttim. Arka bahçemiz çok güzel, bol çiçekli ve ağaçlı kalabilmesi için gerçekten çok emek gerektiriyordu. Mahmut Bey kendilerinde bu bahçe işinden anladıklarını ve istersem bundan sonra bahçe bakımını kendileri yapma teklifinde bulundular. Bende bu konuda kocamla konuşmaları gerektiğini ve benim için bir sakınca olmadığını söyledim. Benim için en önemlisi, fiyatta pazarlık yapmadan arabamı satın almalarıydı ve bunu onlara net bir şekilde belirttim.


Adamlar arabamı kesinlikle satmaya ihtiyacımın olduğunu ve bu fiyata başka kimseye satamayacağımı bildikleri için bu durumu avantajlarına kullanmaya çalışıyorlardı. Bende bu müşterileri elimden kaçırmamak için mecburen uyum göstermek zorundaydım. İki adam bana “yenge sen çok etkileyici bir kadınsın, sana hiç hayır der miyiz” söyleyerek bacaklarıma bakıp sırıtıyorlardı. Bende kibar olmak için onlara karşılık olarak geri gülümsüyordum çünkü başka çarem yoktu. Ali Bey gözlerini bacaklarımdan ayırmadan, “yenge, amınızı sikerken canınızı çok acıtmadık inşallah” dedi.


Çok ağır doğulu bir şiveyle argo, kaba ve açık konuşuyorlardı. Çok eğitimli tipler olmadıklarını ve konuşma tarzlarının böyle olduğu bildiğim için anlayışla karşılıyordum. Bu olanlardan sonra, kendilerini kötü hissetmelerini istemiyordum çünkü işler çığırından çıkması da onların suçu değildi o yüzden bende onlara, “Ya Ali Bey, biraz acıyor ama önemli bir şey değil, siz dert etmeyiniz” dedim.


Bunun üzerine, Ali Bey “hiç olur mu yenge, sen aç bakayım bacaklarını bir göz atalım durumuna, belki hızlı iyileşmesine yardımcı olabiliriz” dedi. Bunun iyi fikir olacağını düşünmüyordum fakat onlara ters bir şey de söylemek istemiyordum o yüzden oturduğum yerden dizlerimi biri birinden ayırarak bacaklarımı iyice araladım ve hassas ve sertçe kullanılmış narin deliğimi onlara sergiledim. Karşımda oturan Ali Bey yerinden kalkarak bacaklarımın arasına diz çöktü ve daha da yakından bakarak “hmm, yenge senin bu am kıpkırmızı olmuş” dedi.


Bunu demesiyle bende kafamı aşağı eğerek ufak deliğime bir göz attım, gerçekten kabarmış am dudaklarım ve ufak deliğim nerdeyse domates gibi kızarmıştı. Ali Bey “dur ben sana merhem gibi olurum şimdi” diyerek aniden dudaklarını amıma yapıştırdı ve yalayıp emmeye başladı. Benim amım zaten çok hassas bir durumdaydı ve ufak bir dokunuştan bile tekrar boşalabilirdim ki adam beni yeniden doruk noktasına çıkartarak zevkten çıldırtıyordu ve ben bunu hiçbir şekilde engelleyemiyor ve onu durduramıyordum.


Bunu fırsat bilen Mahmut Bey ise hiç vakit kaybetmeden aniden kocaman sikini suratıma çarptı ve ağzıma sokmaya çalıştı. Ben o an sağlıklı düşünemediğim için ve bütün hormonlarım tekrar altüst olduğu için, hiç düşünmende ağzımı açtım ve adamın kocaman sikini yumuşak dudaklarımın arasına alarak yalamaya başladım. Ali bey ufak deliğimi daha sert emdikçe bende istem dışı Mahmut Beyin yarağını bir o kadar daha sert emip yutuyordum.


Tam bu sırada yanımızdaki bahçe masasının üzerinde duran cep telefonum çalmaya başladı. Gözümün ucuyla baktım, arayan kocam olduğunu gördüm ancak bir şey söyleyip yapana kadar Mahmut Bey bana hiçbir şey sormadan siki halen daha ağzımdayken uzanıp telefonu aldı ve kocama konuşmak için alo dedi. Ben bir yandan adamın sikini emiyorum, diğer yandan amım yalanıyor, öbür yandan da korkuyla gözlerim fal taşı gibi Mahmut Beye bakıyordum. Adam kocamla konuşamaya başlayınca, ilginç olan şey benim halen daha adamın sikini ağzımdan çıkartmayıp yalayıp yutmamdı.


Mahmut Bey kocama, “Ağabey, yengenin arabasını Ali ve ben baya kullandık, yol tutuşu çok iyi ve az kullanılmış olduğu belli. İçi biraz dar geldi bize ama sorun değil hepimiz buna zamanla alışabiliriz. Yengenin arabasına iki ön girişten ve birde arka kapıdan girdik, üç girişi de mükemmel ve ilk başta zorlanmış olsak da şimdi alıştık ve kolay girebiliyoruz”. Kocamda karşılıklı bir şeyler diyordu ama ne dediğini bilmiyorum fakat Mahmut Beyde karşılığında “evet, evet, çizik ve batıklık yok, kaporta jilet gibi ve pürüzsüz, çok yakından bakarak inceledik ve gördüklerimizi çok beğendik” diyordu.


Sanırım konu para konusuna gelmişti çünkü Mahmut Bey kocama “biraz indirim olmaz mı” söyler söylemez ben Mahmut Beyin yarağını daha sert emerek gırtlağıma kadar soktum ve onu zevkten çıldırtarak sözünü yarıda kesmesini sağladım. Bu sefer, “aslında fiyatı değiştirmeden anlaşabiliriz” dedi ve anlaşma olarak bundan sonra bahçe işlerinin kendileri yapması şartıyla arabamı hemen alacaklarını söyledi. “Haftada bir gelip biz temizleyeceğiz bu güzel bahçenizi ve onu güzelce sulayıp halledeceğiz…


Hm bizim amele adamları da getiririz hep bir elden işi daha temiz ve hızlı hallederiz. Eminim yengede bundan memnun kalacaktır çünkü onun bu güzel çiçekleriyle hepimiz ilgileneceğiz. Halen daha amı mı yalayan Ali Bey ise kafasını kaldırıp telefona doğru, “yengenin arka bahçesini şahsen ben temizlemek isterim” diye seslendi ve dilini bu sefer kızarmış göt deliğime yapıştırarak yalamaya başlamıştı.


Tam bu sırada Mahmut Bey doruk noktasına gelerek ağzımın içine boşalmaya başladı ve aynı anda da “sonrada bütün bahçeni güzelce sularız öyle gideriz” diyordu kocama. Telefonda anlaşarak konuşmalarını bitirdiler. Ben o an Ali Beyin dilinin üzerine kaç kere boşalmıştım bilmiyorum ama o hazla ağzımdaki döllerin birçoğunu yutmuştum bile ve ağzımdan taşan geriye kalanlar da dudaklarımdan ve çenemden süzülerek göğüslerimin üzerine akmıştı.


Hayatımda hiç yapmadığım ve hiç bu kadar yoğun ve aşırı azıp zevk almamıştım ama bunu isteyerek yapmamıştım. Adamlarda perişan bir halde olduğumu görüyorlardı o nedenle bana teşekkür ederek gidip bir duş alıp dinlenmemi tavsiye ettiler. Kocamla anlaştıklarını ve arabamı satın alacaklarını söylediler o yüzden gönül rahatlıyla bu olanları unutmamı istediler.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Üç Kuşak Bir Yarak

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Selam Kaymakgibi Seks Hikayeleri okurları. Ben Almanya’dan Hülya. 24 yaşında, evli ve 2 çocuk annesi, güzel ve sexy bir kadınım. Annem 46 yaşında ve yaşına göre çok alımlı bir kadın. Babam 52 yaşında, sırf çalışmasını bilen, birde kahvede saatlerce kağıt oynayan biri. Komşumuz Ahmet amca ise 47 yaşında ama daha genç gösteren yakışıklı bir adam. Ahmet amca bundan yaklaşık 10 sene önce eşinden boşanınca bizim oturduğumuz apartmana taşındı. Annem Ahmet amcanın okul arkadaşı ve eski komşusu idi, yani eski dostlar. Ahmet amcanın kendine ait bir oto tamirhanesi var. Ben 5 sene önce evlenip annemlere yakın bir eve taşındım, çalışmıyorum ve evimde çocuklarıma bakıyordum.

Bir gün çocukları kreşe götürüp eve dönerken (annem raporlu, evde kalıyor) geçmiş olsun demek için anneme gittim. Anahtarım olduğu için zili çalmadım, anahtarımla açıp içeri girdim. Yatakodasından sesler geliyordu. Babam işteydi ama, belli ki annem içeride birisi ile sikişiyordu. Kim bu annemin sikiştiği adam diye merak ettim ve sessizce yatakodasının kapısına geldim. İçeriye baktığımda Ahmet amca annemi domaltmış, arkadan amına sokmuş pompalıyordu. Dikkatimi çeken şey Ahmet amcanın yarağı idi. Oldukça büyük ve kalındı. Ben hayatımda sadece kocamın yarağını (ve bir keresinde de yanlışlıkla banyoda babamın yarağını) görmüştüm. Ama onların ikisinin de yarağı bukadar yoktu. Hatta kocamın 13-14 cm ve orta parmaktan biraz kalın siki, bunun yanında çocuk çükü sayılırdı.

Annem Ahmet amcanın altında, “Hadi erkeğim hızlan, geliyorum!” diyerek inim inim inliyordu. O sırada Ahmet amca beni kapıda fark etti, ama sanki birşey yokmuş gibi annemi sikmeye devam etti. Kapının ağzında donup kalmıştım. Ahmet amca yarağının neredeyse tümünü annemin amından çıkartıp yeniden sokup, bana bakıyordu. maltepe escort Ben de büyülenmiş gibi onun o kocaman yarağını seyrediyordum. Ahmet amca iyice hızlanıp, döllerini annemin amına boşalttı. Boşaldıktan sonra bir kaç git gel daha yapıp yarağını annemin amından çıkartıp, yarağını (sanki bunu sanada sokacağım dercesine) sallaya sallaya yanımdan geçip banyoya gitti. O an annem de beni fark etti. “Anne? Ne yaptığını sanıyorsun?” dedim. Annem gayet rahat bir şekilde, “Sikişiyorum kızım! Sen kocanla sikişmiyorsun?” diye, hiç beklemediğim bir cevap verdi.

“Ama Ahmet amca ile sikişiyordun!” dedim. Annem, “Ne var bunda kızım, baban sikmiyor, ben de Ahmete veriyorum!” dedi. O sırada Ahmet amca banyodan çıkıp yanımıza geldi. Daha çıplaktı ve yarı inik yarağı müthiş görünüyordu. Giyinirken bana bakıp, “Rezalet çıkarmanın hiç gereği yok, kocan annenin başkası ile sikiştiğini duyarsa, senin hakkında ne düşünür, düşün bir kere! Hem belli olmaz, belki bir gün senin de benim yardımıma ihtiyacın olur!” dedi. Yanımdan geçerken yanağımdan öpüp, götüme elledi ve gitti. Ahmet amca gidince annem de kalkıp duş aldı geldi ve oturup anlatmaya başladı. Annem Ahmet amca ile daha okul yıllarından beri sikişiyorlarmış. Hatta annem de annesini Ahmet amca ile sikişirken yakalamış. Dedem o zamanlar Türkiyede yaşıyormuş, anneannem de komşu oğlu olan Ahmet amcaya kendini siktiriyormuş. Sonra annem de kendini Ahmet amcaya siktirmeye başlamış.

Bu olaydan sonra ben ne zaman anneme gitsem önce telefon eder öyle gider olmuştum. Anemle sohbet ederken, her seferinde konu dönüp dolaşıp Ahmet amcanın yarağına geliyordu. Annem Ahmet amcanın yarağına çok hakimolduğunu ve hemen boşalmadığını anlatıyordu. Bir keresinde anneme sordum, “Ya o kocaman yarağı nasıl bostancı escort alıyorsun?” diye. Annem de, “O yarak seni sikse, taşaklarını da almak istersin!” demişti.

Bir gün kocam işe giderken arabasının motoru arıza yapınca, beni arayıp Ahmet amcanın kendisine yardım edip edemeyeceğini sordu. Ben de Ahmet amcayı bulup, kocamın yolda kaldığını, yardıma ihtiyacı olduğunu söyledim ve kocamın telefon numrasını verdim. Ahmet amca kocama ulaşıp arabasını tamirhanesine çekmişler. Arabanın motoru yatak sarmış (her ne demekse). Motoru değiştirmek gerekiyormuş. Ahmet amca kocama, “Bak oğlum, sen önce araştır başkası kaça yapacak, ondan sonra bana gel, eğer daha ucuza yaptırabilirsen onlara yaptır, ben kızmam. Ben sana bu arabayı 1.600 Euroya adam ederim.” demiş.

Kocam sağa sola telefon edip fiyat almaya çalıştı, ama daha ucuza yapacak yer bulamadı. Sonuçta Ahmet amcanın arabaya çıkma bir motor bulup değiştirmesine karar verdi. Motor değiştiğinde günlerden Cuma idi, kocam işte olduğu için arabayı benim teslim almam gerekiyordu. Çocukları kaynanama bırakıp tamirhaneye gittim. Ama gitmeden önce çok kısa bir elbise giydim, altıma külot giymedim. Bunu neden yaptım bilmiyorum, ama içimde bir his, bu gün kendini Ahmet amcaya siktirmelisin diyordu.

Tamirhaneye vardığımda Ahmet amca yalnızdı ve bizim araba ile ilgileniyordu. “Son ayarları yapıyorum, biraz sonra biter, sen büroya çık otur.” dedi. Ben yukarı büroya çıkarken Ahmet amca kesin arkamdan bakıyordu, biraz kıvırtarak ve yavaş yavaş çıktım ki götümü görmesini sağladım. Büroda otururken kocam cepten aradı, “Araba bitti mi?” diye sordu. Ben de, “Ahmet amcayı çağırayım, ona sor.” dedim ve Ahmet amcaya seslendim, kocamın daha nekadar süreceğini sorduğunu söyledim. Ahmet amca yanıma kartal escort gelip telefonu aldı ve kocamla konuşmaya başladı, “Bir saate kadar biter, ama sen beni telefonda tutarsan daha uzun sürer.” dedi. Telefonu kapattıktan sonra bana, “Ayağa kalk bakayım…” dedi. Ayağa kalktığımda eteğimi yukarı kaldırıp, “Doğru görmüşüm!” dedi, güldü. Sonra beni kendine çekip dudaklarıma yapıştı…

Delicesine öpüşüyorduk. Elini amıma atıp okşamaya başladı, bunu çok güzel yapıyordu. Beni masanın kenarına oturtup bacaklarımı ayırdı, önümde diz çöküp amımı yalamaya başladı. Anında orgazm oldum. Ben böyle bir şeyi ilk olarak yaşıyordum. Sonra ben onun önüne diz çöktüm, yarağını pantolonundan çıkartıp sıvazlarken, “Kaç santim bu canavar?” dedim. O da, “24 cm, en son anneannen ölçtü!” deyip güldü. Yarağının alabildiğim kadarını ağzıma alıp emmeye başladım. Biraz sakso çektikten sonra Ahmet amca kemerini çözüp pantolonunu ve külotunu indirdi, bürodaki üçlü koltuğa oturup, “Gel bakalım, otur üstüne!” dedi. Yarağı elime aldım, amımın dudaklarına sürtüp yavaş yavaş amıma sokmaya başladım. Yaklaşık 5 dakika sonra büyük bir kısmını içime aldım ve inip kalkmaya başladım…

Daha sonra Ahmet amca beni altına alıp ritmik bir şekilde sikmeye başladı. Ama ne sikme, her sokuşunda sanki bayılacak gibi oluyordum. Kaç kere orgazm oldum bilmiyorum. Yaklaşık yarım saat siktikten sonra, “İçime boşalma!” dememe rağmen, döllerini amımın derinliklerine boşalttı. Yarağını amımdan çıkarıp tekrar ağzıma verdi. Yarağını yalayıp temizledikten sonra, “Anneme söylemezsin değil mi?” diye sordum. “Merak etme sen söylemezsen ben kimseye söylemem, ama bundan sonra arada sırada gelirsin ve sikişiriz!” dedi. “Tamam!” dedim. Uzun uzun öpüştük. Sonra arabayı tamamlayıp teslim etti.

Şimdi haftada iki defa düzenli olarak tamirhaneye uğruyorum. Kocama da, (Çocukları kreşe bırakıp anneme gidiyorum.) diyorum, gidip Ahmet amcaya kendimi siktiriyorum. Tabii annem de halen Ahmet amca ile sikişiyor 🙂

[Hülya]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Üvey Kizim[ALINTI]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Merhabalar ben Almanyadan Emre. Alman karım Amanda ile bundan 3 sene önce evlendiğimde, kendisinin 18 yaşında Chantal isminde bir kızı vardı. Chantal’ı sadece birgün görmüştüm Amanda’yla evlendiğimde, 3 sendedir de birdaha görmedim. Üvey kızım Chantal, geçen aya kadar, Aachen’da yaşayan babasıyla (Amanda’nın eski kocasıyla) kalıyordu. Geçen ay karım Amanda, Chantal’ın 18 yaşına girdiğini, ergenlik dönemi yaşadığı için de babasıyla anlaşamadığından bahsetti ve Chantal’ın bizle kalıp kalamayacağını sordu. “Tabii ki kalabilir! Hemen atlasın gelsin!” dedim. O gece karım (herhalde kızının bizle kalmasına izin verdim diye) daha bir ateşli sikişti benle. 3 senelik evliliğimizde hemen hemen her gece karımla sikişirdik, ama böyle ateşli sikişmesine çok nadir şahit olmuştum.

Üç gün sonra, bir Pazar günüydü, Chantal’ı karşılamaya Bahnhof’a gittik. Chantal bir elinde çantası, bir elinde de çektiği tekerlekli valiziyle çıkıp geldiğinde şok olmuştum! O benim 3 sene önce hatırladığım sıska, kısa boylu, tahta gibi götü, küçücük memeleri olan, yüzü çilli kız çocuğu gitmiş, yerine 16 yaşında, 1.75 boyunda, etine buduna dolgun, kocaman göğüsleri, iri yuvarlak götü olan, terim yerindeyse ‘Kısrak gibi’ bir yetişkin kız gelmişti! Chantal’ın güzelliği karşısında ağzım açık baka kalmıştım. Tanrım, bir kız 3 senede bukadar mı serpilir ve güzelleşebilirdi. Chantal önce annesine sarıldı ve kucaklaştı, sonra, “Hallo Emre!” diyerek geldi bana sarıldı. Boyu tam benim boyuma geliyordu. Sarıldığımız o birkaç saniye beni alıp götürmüştü. Chantal üvey kızım olmasaydı da, bir başakası olsaydı, ne bileyim sevgilim falan olsaydı, ona orda saatlerce sarılmak isterdim. Mis gibi kokuyordu, kokusu beni çıldırtmaya yetmişti bile! Chantal’a sarılmayı istemeye istemeye bıraktım ve valizini aldım, arabanın bagajına koydum. Amanda yanıma, Chantal arkaya bindiler ve hareket ettik.

Eve varana kadar Anne Kız arabada sohbet ettiler. Bense pek konuşmuyor, belli etmeden sürekli aynadan Chantal’ın arkada kısa eteği ile rahat oturuşundan dolayı görünen Tanga küloduna ve külodundan tüm detaylarına kadar belli olan amcığına bakıyordum. Sikim kalkmıştı ve karım farkedecek diye çekiniyordum. Chantal (belki kasıtlı, belki de farkında olmadan) bacaklarını hafif hafif açıp kapatıyor, sanki oturduğu yerde Orgazm olacakmış gibi, belli belirsiz hareket ediyordu. Evin önüne geldiğimizde nerdeyse pantolonuma boşalmak üzereydim. Karımla Chantal arabadan indiklerinde, ben (sikim insin diye) birkaç saniye torpidoda birşeyler arıyormuş gibi yapmak zorunda kaldım. İnip bagajadan valizini alarak girdik Apartmana. Merdivenlerde onlar önümden çıkıyorlardı. Ben de elimde valizle arkalarından, Chantal’ın sütün gibi bacaklarına ve her basamağa adım attığında götünün arasına girip çıkan Tangasının ipine baka baka, gördüğüm harika manzara karşısında kudurarak, çıkıyordum.

Eve girdiğimizde salonda biraz soluklandıktan sonra Chantal’a hazırladığımız odasını gösterdik. Valizini yatağına koydum. Chantal hemen valizi açtı ve annesiyle birlikte elbiselerini izmit escort dolaba ve çekmecelere yerleştirmeye başladılar. Oda’da benim varlığımdan rahatsız olmadan, Chantal valizindeki külotlarını ve sütyenlerini annesine veriyor, annesi de inceledikten sonra bana gösteriyor, “Çok sexy şeyler değilmi?” diyerek çekmecelere yerleştiriyordu. Benimse dilim damağım kurumuş, sadece, “Evet çok sexy!” diyebiliyordum. Valizdeki eşyaları yerleştirme işleminin sonuna doğru, karım valizden bir Vibratör çıkınca, aldı eline ve Chantal’a, “Bu da ne? Ne yapıyorsun bununla?” diye sordu. Chantal sinirli bir şekilde, “Üfff anne! Neye benziyor? Vibratör tabi ki! Masturbasyon yapıyorum onunla!” diyerek, Vibratörü annesinin elinden aldığı gibi çekmeceye koydu. Annesi şaşırmıştı, “Kızım gençsin güzelsin, seks yaptığın erkek arkadaşın yok mu da Masturbasyon yapıyorsun?” diye sordu. Chantal da, “Yok anne! Bu konuyu sonra konuşsak…” dedi, nedense bu konuda rahatsız olmuştu.

Odayı yerleştirme işi bittikten sonra karım, Chantal’a, “Ben akşam yemeğini pişirirken sen de gir bir duş al!” dedi. Karım mutfağa, Chantal banyoya gitti, ben de salona geçtim oturdum. Oyalanmak için TV’yi açtım, ama kafamdan Chantal’ı atamıyordum birtürlü. Salonda biraz oyalandıktan sonra mutfağa gitmek niyetiyle kalktım. Koridordan geçerken banyo kapısının aralık olduğunu gördüm. İçeriye bir göz attığımda Chantal çırılçıplak duş yapıyordu. İçimden girip saldırmak istedim, ama bunu yapamazdım. Chantal’ın duştan çıkacağını anladığım için hemen tekrar salona geçip koltuğa oturdum. Chantal 2 dakika sonra çıktı. Havluya sarılmış. O şekilde geldi yanıma oturdu. Bacakları kaymak gibi harikaydı, çok düzgün vücudu vardı. Beynimde şimşekler çakıyordu, sarılıp dudaklarına yapışmak istiyordum, ama yapamıyordum…

Karım Amanda elinde yemeklerle geldi ve Chantal’a, “Hadi giyin de yemek yiyelim!” dedi. Chantal, “OK!” deyip giyinmeye gitti. Çok seksi görünüyordu, gözümü alamıyordum, arkasından baka kalmıştım. Bunu fark eden karım, “Harika bir kız değil mi, büyüdü kocaman oldu!” dedi. Ben de, “Evet, çok tatlı!” dedim. Karım gülümsedi, dudağımı öperek, “Ona sahip olmayı istiyorsun değil mi?” dedi. Ben de, “Bunun mümkün olacağını bilsem, evet, hem de çok isterdim! Fakat Chantal senin kızın, benim de kızım sayılır!” dedim. Karım bunun üzerine, “Bak Emre, dürüst olduğun için teşekkür ederim. Evet Chantal kızım, ama anladığım kadarıyla erkek arkadaş ve seks konusunda çok mutsuz. Kızımı böyle mutsuz görmek istemem, mutlu olmak ve güzel seks onun da hakkı. Anladığım kadarıyla kızım da senden çok hoşlandı, bu konuda hislerime çok güvenirim. Kızımla yatmanı istiyorum!” dedi. Duyduklarıma bir an inanamadım, “Beni deniyormusun yoksa!” dedim biraz sert bir ses tonuyla. Karım hemen, “Hayır! Asla! Bu konuda çok ciddiyim. Sen evet de, ben kızımla konuşurum!” dedi. “Evet ozaman!” dedim, çok sevinmiştim ateşli ateşli öpüyordum karımı.

Chantal giyinip geldiğinde üzerinde bol bir mini etek ve Bady vardı, biz halen öpüşüyorduk. Chantal, “Oh muhabbete bak izmit escort bayan be, sevişecekseniz odanıza gitsenize!” dedi. Hemen öpüşmeyi kestik ve “Yemeğimizi yiyelim!” dedim. Karım yemeğin yanına şarap getirdi. Bir kadeh te Chantal’a koydu. Chantal, “Ben içmem anneciğim.” dedi. Karım da, “Bu gece içelim kızım, bu gece bizim gecemiz olsun!” dedi ve Chantal’ın şerefine kaldırdık kadehlerimizi. Daha 2. kadehte Chantal rahatlamış, kafası hafif iyi olmuştu. Yemekten sonra karım boşları alarak, “Sen de gel kızım mutfağa, hem bulaşıkları yıkarken Ana Kız konuşuruz biraz!” dedi. Birlikte mutfağa gittiler. Ben salondan duyabildiğim kadarıyla konuşmalarını dinliyordum. Karım, “Sen artık kocaman kız oldun, herzaman öyle Vibratörle, Masturbasyonla olmaz! Gerçek Cinsellik, gerçek Seks senin de hakkın, bunu tat, yaşa!” dedi. Chantal da, “Anneciğim Erkek arkadaşım yok, daha bakireyim! Bilmiyorum neden ama, erkekler benden yeterince hoşlanmıyor galiba!” dedi. Karım da lafı uzatmadan, “Bak kızım, Emre’yle konuştum, bu gece sana gerçek seksi yaşatacak!” dedi. Chantal da en az benim az evvel şaşırdığım kadar şaşırmıştı, “Sen ciddimisin anne?” diye sordu. Karım da, “Evet, çok ciddiyim! Bak bir kez yapınca ve tadını alınca hep isteyeceksin yavrum! Bu gece deneyelim, eğer hoşuna gitmezse, söz bırakacağız!” dedi. Ve Chantal kabul etti!

Ben sevinçten havalanabilirdim, sakin olmaya çalışıyordum. Derken ikisi de neşeli bir şekilde salona geldiler. Karım bana, “Biz seni çağırınca yatak odamıza gel Emre!” diyerek, kol kola gittiler. O beklediğim 10 dakika bana sanki 10 yıl gibi gelmişti. Sonunda karım, “Gel Emre!” diye seslendi. Heyecandan kalbim yerinden fırlayacakmış atıyordu. Yatak odasına girdiğimde, Ana Kız ayakta beni bekliyordu. İkisi de şeffaf geceliklerin içinde muhteşem görünüyordu, ama Chantal tam bir içim suydu. Yanlarına vardığımda karım dudaklarımdan öperek beni soymaya başladı. Az sonra üzerimde sadece Boxer külodum kaldı, ama heyecandan sikim kalkmamıştı! Karım külodumun üzerinden sikimi biraz okşayınca, benimki çadırı kurdu! Sonra karım çekingen duran Chantal’ın kolundan tutarak iyice yanıma yaklaştırdı, “Bu senin gecen kızım!” diyerek. Chantal vücudunu benimkine yapıştırarak sarıldı bana. Mis gibi kokuyordu. Boynundan, kulaklarından başladım ve dudaklarından öpmeye devam ettim. Yavaş yavaş, ürkütmeden, dikkatlice ama zevkini çıkara çıkara öpüyordum…

Karım omuzlarımızdan ittirerek, “Hadi yatağa geçelim!” dedi. Ben ortalarına olmak üzere yatağa uzandık. Bir karımı öpüyordum, bir üvey kızımı. Karım külodumu sıyırıp çıkardığında serbest kalan sikim göbeğime yapışmıştı. Sikimi biraz sıvazladıktan sonra yalamaya, emmeye başladı. Sonra Chantal’ın elini tutarak sikimin üzerine bıraktı. Chantal da annesi ne yapıyorsa aynısını yapıyordu, biraz okşayıp ağzına aldı, yalayarak emmeye başladı. Bu arada karım da kendi geceliğini, sütyen ve külodunu çıkararak çırılçıplak soyundu.

Ben de Tangasının üzerinden Chantal’ın amcığı ile oynamaya başladım. Sonra Tangasını ve sütyenini çıkardım, escort izmit göğüslerini bir süre yalayıp emdikten sonra, Chantal’ı üzerime alarak 69 olduk. Amcığını yalamıyor, adeta bir meme gibi emiyordum. Tüysüz, kaymak gibi daracık amcığı, ateş gibi yanıyordu. Chantal’ın amı sırılsıklam olmuş, hafiften inlemeye ve kasılmaya başlamıştı. Annesi, “Tamam, hazır benim bebeğim, hadi kadın olma vakti geldi!” diyerek, kızını üzerimden alarak sırt üstü yatırdı, bacaklarını araladı…

Ben de kalktım ve Chantal’ın bacakları arasında yerimi aldım. Sikimi son kez karımın ağzına verip yalattıktan sonra, sikimi yavaşça dayadım Chantal’ın bakire amcığına. Karım, “Hazırmısın birtanem?” dedi. Chantal başını sallayarak “Evet!” dedi. Sikimi yavaşça soktum. Amcığı çok dardı. Biraz ittirdim ve santim santim girmeye başladım. Sikimin yarısı girmiş kızlık zarına dayanmıştı. Son bir hamleyle patlattım zarını. Chantal annesinin ellerini sıkıyor, “Acıyor acıyor!” diye inliyordu. Karım da, “Geçti kızım, bırak kendini!” dedi. Ben artık yavaş yavaş Chantal’ın amcığına gidip gelmeye başlamıştım. Bir süre sonra acısı geçip alışınca, Chantal zevkle inlemeye başladı. Ben de hızlanmaya başlamıştım, öyle hızlı gidip geliyordum ki, 10 dakika sonra Chantal çığlıklarla boşaldı. Bu Chantal’ın sikilerek ilk Orgazm’ıydı ve durmak bilmiyordu. Annesi kızını öpüyor kutluyordu. Az sonra, “Ben de gelmek üzereyim!” dedim. Karım da, “Emre içine boşal da hissetsin!” dedi. Ve içine fışkırmaya başladım. Chantal, amının çeperlerine tazyikle fışkıran döllerimi hissetmeye başlayınca, hem şaşırmış, hem de çok mutlu olmuştu. Adeta uçuyordu, “Anneciğim harika birşey bu! Sıcak sıcak içime akıyor!” dedi sevinçten yüzü gülerek. Annesi de bu kadar mutlu olduğunu görünce, “Sen herşeyin en iyisini hakediyorsun, güzel kızım benim!” diyerek öptü kızını…

Chantal’ın içinde bir süre bekledikten sonra çıktım. Nemli mendille temizlendikten sonra oturup karımla birer sigara yaktık. Chantal, “Anne ben de yakabilirmiyim bir tane?” dedi. Karım izin verince o da yaktı. Meğerse kendi babası sigara içmesine izin vermiyormuş, biraz da o yüzden atışıyorlarmış babasıyla. Sigaralarımız bitince karım Chantal’a sordu, “Nasıl, kadın olmak, gerçek seks yapmak güzelmiymiş?” diye. Chantal da, “Harika anneciğim, harika!” dedi ve bana sarılarak kucağıma oturdu, “Seni çok seviyorum Emre!” dedi. “Ben de seni çok seviyorum bebeğim!” dedim öperek…

Gecenin ilerleyen saatlerinde, karım tekrar sikimi yalayıp kaldırdıktan sonra, “Hadi beni götümden sik de, kızım da görsün, öğrensin!” dedi. Herzaman yaptığım gibi karımı domaltıp götünden sikmeye başladım. Chantal tuhaf bakıyordu, kıskanır gibi. Sonra beni çekti annesinin götünden ve “Beni de götten yap!” dedi. Chantal’ı da domalttım annesinin yanına, götünü yaladım, parmakladım ve soktum götüne. İkisine de sırayla götten sokuyordum artık, birinden çıkarıp ötekine. Yarım saat götlerini siktikten sonra Chantal’ın götüne boşaldım. Sikimi Chantal’ın götünden çıkardığımda, karım hemen ağzına aldı ve sikimden gelen son damla döllerimi de emerek yaladı…

Üvey kızım Chantal artık geceleri yanımızda yatıyor, artık yatakta iki karım var ve çok mutluyum. Son zamanlarda fantazilerimizi de iyice geliştirdik. Şimdilerde evli çiftler arıyoruz Grupseks için…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32